1. Hukuk Dairesi 2015/2181 E. , 2017/5643 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-KAL-ECRİMİSİL
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Davacı; maliki olduğu 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde davalıya ait telekomünikasyon santral binası bulunduğunu, santral binasının kurulu olduğu arsanın bedeli ödenmek kaydıyla, davalı tarafından devir alınması için defalarca davalı tarafa başvuruda bulunduğunu ancak sonuç alamadığını, davalının işgaline devam ettiğini ileri sürerek haksız ve hukuka aykırı elatmanın önlenmesine, inşaatın yıkımına ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 150.000,00 TL erimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, bölgenin haberleşme hizmetlerinin karşılanması ve santral kurulması amacı ile S.S Göksuevleri Konut Yapı Kooperatifi tarafından davalı şirkete başvurulması üzerine, 09.04.1992 tarihli protokol düzenlendiğini, santral binasının S.S Göksu Evleri Konut Yapı Kooperatifi tarafından protokol hükümleri doğrultusunda inşa edilerek 07.05.1997 tarihinde davalı şirkete teslim edildiğini, davacı tarafından 20/06/1997 tarihli Genel Kurul Kararı alınarak arsanın davalı şirkete sembolik bir bedelle devri hususunda yönetim kuruluna yetki verildiğinin bildirilmesi nedeni ile santral binasının kaldırılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, elatmanın keşfen saptandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden, kayden davacı kooperatife ait 3 parsel sayılı taşınmaza, davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmaksızın bina yaptığı saptanmak suretiyle elatmanın önlenmesine, yıkıma ve ecrimisile hükmedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalının elatmanın önlenmesine ve yıkıma yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davacı ve davalının ecrimisile yönelik yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere ecrimisil, kötü niyetli zilyetin malike ödemekle yükümlü olduğu bir nevi haksız işgal tazminatıdır. Davalı çekişme konusu taşınmazdaki binayı, dava dışı kooperatife yaptırmış olup 1997 yılından beri kullanmaktadır. Hatta tapu devir işlemlerinin yapılması için uzun yıllar davacı ile yazışmalar yapılmış, tapu kaydındaki tedbir şerhi nedeniyle işlem gerçekleştirilememiştir. Bu süre zarfında taşınmaz davacının muvafakati ile kullanıldığından, davalının kötüniyetli olduğunundan söz edilemez. Ancak davalı 16.03.2011 tarihinde keşide edilen ihtarname üzerine kötü niyetli hale gelmiştir.
Hal böyle olunca, ihtarnamenin tebliğ edildiği 16.03.2011 ila dava tarihi arasındaki döneme ilişkin ecrimisile hükmedilmesi gerekirken geriye doğru 5 yıl için ecrimisile hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, elatmanın önlenmesi ve yıkım istekleri yönünden 1.100.000,00-TL üzerinden harç tamamlanmış olup, harcı tamamlanan bedel üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken kararda belirtilen tutara hükmedilmesi de isabetsizdir.
Tarafların bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.