20. Hukuk Dairesi 2017/4770 E. , 2017/7591 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davadan dolayı yerel mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin yöneticisi bulunduğu apartmanda davalının bodrum kat 81 ve 82 numaralı dükkanların maliki olduğunu, ancak davalının 2011 yılı 7.,8.,9.,10.,11. ve 12. ayları, 2012 yılının 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11 ve 12. ayları, 2013 yılının 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11 ve 12. ayları ve 2014 yılının 1, 2 ,3 ve 4. ayları aidat borcu olan 2.383,30 TL yi ödemediğini bu nedenle hakkında Bandırma 3. İcra Müdürlüğünün 2014/2780 sayılı dosyası ile takibe geçtiklerini, ancak davalının iş bu takibe apartman aidat borcu için 02/06/2014 tarihinde borcunun yalnızca bir kısmı olan 2.155,00 TL yi müvekkilin banka hesabına ... Sitesi 2011-2014 aidat açıklaması ile yatırdığını, buna rağmen icra takiplerinin tamamdaki borca, faize, icra masraflarına ve ferilerin tümüne itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazında haksız olduğundan bahisle %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; davaya konu icra dosyalarında, takip taleplerinde, asıl alacağın yanında istenen bedellerin faiz oldukları miktarın yanında yazıyor ise de, takip taleplerinin açıklama kısmı ile dava dilekçesinin anlatımında, bu bedellerin KMK"nın 20. maddesi kapsamında gecikme tazminatı olduğunun belirtilmiş olması cihetiyle, Yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre gecikme tazminatının istenebilmesi kat malikinin malikler toplantısına katılması, katılmamışsa alınan kararların ve işletme projesinin kendisine tebliğ edilmesi ya da kat malikinin ödeme yapmak gibi bir şekilde bu kararlardan haberdar olmasına bağlı olduğuna ve mahkemece benimsenen bilirkişi raporu uyarınca bahsi geçen hususlarda dosya kapsamında bir delil de bulunmadığına göre, davalı kat malikinden aidat borcu dışında gecikme tazminatı istenemeyeceği, bu itibarla davalı kat malikinden sadece asıl aidat borcu istenebileceği, asıl aidat borçlarının toplamının da 1630,00+440,00-TL hesabıyla 2.070,00 TL olduğu, davacı tarafın da kabulü ve bilirkişi raporu uyarınca davalı tarafça takipten sonra davadan önce bu kapsamda 2155,00 TL ödeme yapıldığı, ayrıca hesaplamanın yapılmasının bilirkişi incelemesi ve Yargıtay uygulamalarının nazara alınmasını gerektirdiği, bu nedenle kötüniyet tazminatına hükmedilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm; yapılan ödemenin icra takibi başlatıldıktan sonra yapıldığı, icra takibinin başlatılması ile davalı/borçlunun takip ilk giderleri, icra vekalet ücreti ve tahsil harcı sebebiyle temerrüde düştüğü ve bu ücretleri ödeme borcundan da sorumlu olduğu gerekçesi ile davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, dava; ortak gider alacağından kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, öncelikle davalı ... ... ... A.Ş."nin en son hukuki durumunun tespiti ile TMSF"ye devredilip devredilmediği veya davalı ... ... ... A.Ş."ye yönetici/kayyım tayin edilip edilmediği hususlarının araştırılarak, ayrıca dosya kapsamındaki, 03.08.3017 tarihli davalı vekilinin vekillikten çekilme dilekçesi de dikkate alınarak, karar örneği ve temyiz dilekçesi de davalı kuruma tebliğ edilerek, buna ilişkin tebliğ/tebellüğ belgelerinin dosya arasına konulması ve sonrasında temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için, dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 11/10/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.