3. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/16644 Karar No: 2017/1534 Karar Tarihi: 16.02.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/16644 Esas 2017/1534 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2015/16644 E. , 2017/1534 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; kaçak elektrik kullanımı nedeniyle başlatılan takibine davalının haksız olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının kaçak elektrik kullandığını belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına alacağın % 20"sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; borcu kabul etmediğini, davaya konu edilen aboneliğin kendisi adına kayıtlı olmadığını, dava konusu sayacın olduğu yerde adına kayıtlı taşınmaz olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; dosya kapsamı ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline, takibin 47.918 TL asıl alacak, 28.155 TL gecikme zammı ve KDV üzerinden devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda; davalının abonesiz enerji kullandığının tespiti üzerine, davacı hakkında 05.11.2009 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlenmiş ve bu tutanağa istinaden 47.927,22 TL kaçak elektrik bedeli tahakkuk ettirilmiştir. Dava konusu tutanağın düzenlendiği taşınmazın ve taşınmaz üzerinde bulunan tarımsal sulama tesisinin kime ait olduğu, hangi tarihten itibaren faaliyette bulunduğu, taşınmazın kim adına kayıtlı olduğu hususlarının tamamen araştırılmadığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, mahkemece kaçak elektrik tutanağına konu taşınmazın tapu kaydı Tapu Sicil Müdürlüğünden getirtilerek taşınmazın davalı adına kayıtlı olup olmadığının tespit edilmesi, tutanak düzenlenen taşınmazda davalının faaliyette bulunup bulunmadığı, faaliyette bulunuyor ise faaliyetin hangi tarihten itibaren başladığı, davalının destekleme alıp almadığı desteklemeden yararlanıyorsa sözkonusu ödemeye esas çiftçi kayıt formu ve ilgi belgelerin İlçe Tarım Müdürlüğünden celbiyle, niza konusu kuyunun bulunduğu taşınmaz üzerinde zabıt mümzi tanıklar da refakate alınarak keşif icrası suretiyle kaçak kullanma fiilinin kim tarafından işlendiğinin şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, daha sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.