14. Hukuk Dairesi 2015/5169 E. , 2017/7507 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 27.02.2013 tarih, 2012/17264 Esas, 2013/2776 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu verilen hüküm davacı Hazine, davalı ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
7201 Tebligat Kanununda 6099 sayılı Kanun ile yapılan ve 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca; "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir. Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." (m. 10)
Tebligat Kanununun 21. maddesine göre "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün olduğunca en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.
Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.
Muhtar, ihtiyar heyeti azaları, zabıta amir ve memurları yukarıdaki fıkralar uyarınca kendilerine teslim edilen evrakı kabule mecburdurlar."
Somut olaya gelince; gerekçeli kararın, davalı ..."un bilinen en son adresine tebliğe çıkarılıp bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilip tebligatın buraya yapılacağı hükmü gözardı edilerek ilk seferde bu davalının yerleşim yeri adresine Tebligat Kanunu 21/2 maddesine göre yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı, öte yandan davalı ..."ye gerekçeli kararın tebliğ edildiğine ilişkin tebligat parçasına dosya içerisinde rastlanamadığı ve davalı ... vekili Av. ..."un 17.10.2014 tarihli dilekçesi ile anılan davalının vekilliğinden istifa ettiğini bildirdiği, istifa dilekçesinin davalının adresine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde gerekçeli kararın asile tebliği yerine vekile tebliğ edildiği, diğer taraftan dava konusu 1104 (132) parsel sayılı taşınmazın sicil kaydının dayanağı olan tescil bildiriminin (beyanname) dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece yukarıda değinilen hususlar gözetilmeksizin yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı anlaşılmakla, adı geçen davalılara 7201 Sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanarak yasal temyiz süresinin dolmasının beklenilmesi, dava konusu 1104 (132) parsel sayılı taşınmazın sicil kaydının dayanağı olan tescil bildiriminin (beyanname) ilgili tapu müdürlüğünden getirtilerek temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 12.10.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.