11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1132 Karar No: 2017/3639 Karar Tarihi: 12.06.2017
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1132 Esas 2017/3639 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/1132 E. , 2017/3639 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Hasımsız olarak görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/12/2015 tarih ve 2015/237-2015/983 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı, müşterisi Yüksel Yıldırım"ın keşide ettiği ve kendisinin hamili olduğu 1.000"er TL bedelli 9 adet çekin kaybolduğunu ileri sürerek anılan çeklerin iptalini talep etmiştir. Mahkemece, iddia ve tüm dosya kapsamına göre, iptal talebinde bulunanın meşru hamil olduğu konusunda mahkemeye olumlu bir karar verecek kadar delil sunması gerektiği, davacının duruşmada "çeklerin kendisine ait olduğuna dair herhangi bir yazılı delili olmadığını, çekleri aile dostu olan keşidecinin oğlundan aldığını, kullanmak üzere çeklerin kendisine verildiğini" ifade etmesi de dikkate alınarak davacının iptali istenen çekler üzerinde meşru hamil olduğunu ispatlayamadığı, hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı temyiz etmiştir. Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkin olup, mahkemece iptali istenen çeklerde davacının yetkili hamil olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Esasen hasımsız olarak açılan bu davada iptal talebinde bulunan şahsın ispat etmesi gereken husus, zilyedi bulunduğu çekin rizası hilafına elinden çıkmasıdır. Ancak, iptal davasında kesin ispat aranmayıp çekin kaybolduğunun "kuvvetle muhtemel" olduğunu göstermesi yeterlidir (e TTK. m. 672, YTTK. m. 760). Davacı, iptalini talep ettiği çeklerin verildiği banka ve şubesini, hesap ve çek numaralarını ve çek tutarlarını mahkemeye bildirmiş olup, davacının daha fazlasını ispata zorlanması, zayi nedeniyle çek iptali hükümlerinin uygulanmasını imkânsız hale getirecektir. Kaldı ki, dava sırasında yapılan ilanlar sonucunda hak sahipleri ortaya çıkmamış olup, hak sahiplerinin daha sonra ortaya çıkması durumunda dahi hasımlı olarak açılacak bir dava ile çek iptali kararının iptali talep edilebilecektir. Bu nedenle, mahkemenin yazılı gerekçeyle davayı reddetmesi yerinde olmadığından kararın, davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 12.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.