14. Ceza Dairesi Esas No: 2015/9464 Karar No: 2016/2089 Karar Tarihi: 03.03.2016
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/9464 Esas 2016/2089 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir. Ancak, Asliye Ceza Mahkemesinin önceki kararının bozulması sonrası yapılan yargılamada, sanık ve müdafiine bozma ilamı gönderildikten sonra yapılan duruşmada müdafiin sunduğu mazeret dilekçesi hakkında bir karar verilmeden ve sanık ile müdafiin temini ile bozma sonrası oluşan yeni hukuki durumla ilgili sanığa ek savunma hakkı tanınmadan sanık hakkında ceza tertip edilerek savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesine göre 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, bu husus da yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321, 326/2 ve 326/son maddeleri gereğince bozulması kararlaştırılmıştır. Kanun maddesi olarak TCK'nın 109/2,3-a ve CMUK'nın 321, 326/2 ve 326/son maddeleri belirtilmiştir.
14. Ceza Dairesi 2015/9464 E. , 2016/2089 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Mahkûmiyet DÜŞÜNCE : Bozma
İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Tüm dosya kapsamına göre sanık hakkında Asliye Ceza Mahkemesinin 30.11.2007 tarihli ... Esas, ... Karar sayılı ilam ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve kasten yaralama suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin Dairemizin 22.02.2013 tarih ve ... Esas, ... karar sayılı ilamı ile "sanığın eyleminin bütün halinde TCK"nın 109/2,3-a kapsamında kaldığı" gerekçesi ile bozulduğu, bozma sonrası yapılan yargılamada sanık ve müdafiine bozma ilamı gönderildikten sonra yapılan duruşmada müdafiin sunduğu mazeret dilekçesi hakkında bir karar verilmeden ve sanık ile müdafiin temini ile bozma sonrası oluşan yeni hukuki durumla ilgili sanığa ek savunma hakkı tanınmadan sanık hakkında ceza tertip edilerek savunma hakkının kısıtlanması, ayrıca gerekçeli kararda sanığa verilen cezada kazanılmış hak ilkeleri nazara alınmasına rağmen uygulama maddesinin gösterilmemesi, Hükümden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321, 326/2 ve 326/son maddeleri gereğince BOZULMASINA, 03.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.