
Esas No: 2016/5757
Karar No: 2018/3470
Karar Tarihi: 12.04.2018
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/5757 Esas 2018/3470 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, kararında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki belgeler okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, davalı Kurum tarafından davacıya, ... Yapı Sistemleri San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin 2010/10. ay ilâ 2012/01. aylara ilişkin prim borcundan dolayı gönderilen ödeme emirlerinin iptali talebidir.
Tüzel kişi işverenlerin ortak ve yetkililerinin kamu alacaklarından sorumluluğu; mülga 506 sayılı Kanunun 80., bazı maddeleri dışında 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun 88., 6183 sayılı Kanunun 35 ve mükerrer 35. maddelerinde düzenlenmiştir.
506 sayılı Kanunun 80. maddesi; "Sigorta primlerini haklı sebepleri olmaksızın, birinci fıkrada belirtilen süre içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşların tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul muhasip, sayman ile tüzelkişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri kuruma karşı, işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur." hükmünü öngörmüş; 5510 sayılı Kanunun 88. maddesi de bir kısım farklar dışında anılan maddeye benzer düzenleme getirmiş olup, "Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur." hükmünü getirmiştir.
6183 sayılı Kanunun 35. maddesinde; limited şirketlerin ortaklarının, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacakları düzenlenmiş; mükerrer 35. maddesinde ise; amme alacakları ve bu bağlamda davalı Kurumun işveren tüzel kişilerden prim ve diğer alacaklarının, tüzel kişinin mal varlığından kısmen veya tamamen tahsil edilememesi ya da tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması halinde kanuni temsilcilerin şahsi mal varlıklarıyla sorumlu olacağı belirtilmiştir.
Yukarıdaki düzenlemelerden anlaşılacağı üzere, Kurumun prim alacağına ilişkin olarak işveren ile birlikte müteselsilen sorumluluk koşullarının oluşması için, işveren kamu kurum ve kuruluşu ise, kamu görevlilerinin tahakkuk ve tediye ile görevli olması, tüzel kişiliğe haiz diğer yetkilisi ve kanuni temsilci sıfatıyla işveren tüzel kişiliği temsil ve ilzama yetkili bulunulması gerekir. Ancak, 5510 sayılı Kanunun 88. maddesi burada bir ayrıma giderek özellikle şirket yönetim kurulu üyelerinin, temsil ve ilzam yetkisi aranmaksızın (haklı sebepleri olmazsa) müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaklarını ayrıca belirtmiştir.
Somut olayda, davacının dava dışı ... Yapı Sistemleri San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne 19.12.2005 tarihli Ticaret sicil Gazetesinde yayınlanan karar ile aksine bir karar alınıncaya kadar mali işlerden sorumlu müdür olarak atandığı, 21.09.2006 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde mali işler müdürü davacı ile idari işler müdürü dava dışı ...’ın birlikte şirketi temsil ve ilzama yetkili olduklarının belirtildiği, 07.04.2010 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde mali işler müdürü davacı ile idari işler müdürünün sorumlulukları baki olmak üzere bunlara ilaveten dışarıdan şirket müdürü ve finans müdürünün, aksine karar alınıncaya kadar atandığı, şirketin 10.05.2010 tarihinde ...’ dan ...’ye nakledildiği, ayrıca davacının hizmet cetvelinden ödeme emrine konu dönemde ... Yapı Sistemleri San. ve Tic. Ltd. Şti. işyeri dışında hizmeti görünüyor ise de 2012 yılında aynı şirkette çalışmaya devam ettiğine dair prim ödemesi bulunduğu anlaşılmıştır.
Bu itibarla dava dışı ... Yapı Sistemleri San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin 2010 yılında ...’ye nakledilmesi nedeniyle ... Ticaret Sicil Müdürlüğünden davacının şirketi temsil ve ilzama yetkisi olup olmadığı hususunun araştırılması ve varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.04.2018 gününde oy birliği ile karar verildi.