Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/3138 Esas 2016/2082 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/3138
Karar No: 2016/2082
Karar Tarihi: 03.03.2016

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/3138 Esas 2016/2082 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, mağdureyi uzun süredir tanıdığı için gerçek yaşını bilmesi gerektiği halde 15 yaşında olduğunu bile bile çocuğu nitelikli cinsel istismara maruz bıraktığı suçundan mahkum edilmiştir. Sanığın hata şartlarının oluşmadığı anlaşılmıştır. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesine ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 2015 yılında verdiği iptal kararı infaz aşamasında göz önünde bulundurulacaktır. 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereği müdafinin duruşmaya katılma talebi reddedilmiş olup inceleme duruşmasız yapılıp hükmün onanmasına karar verilmiştir. Kanunlar: 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 318. maddesi, TCK'nın 30. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi.

14. Ceza Dairesi 2014/3138 E. , 2016/2082 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet

İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelendi.
Sanık müdafiin duruşmalı inceleme talebinin hükmedilen ceza miktarı nazara alınıp 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Mağdurenin hastane doğumlu olduğuna dair mernis doğum tutanağı ve doğum raporu, suç tarihinde onbeş yaşı içerisinde olduğuna ilişkin Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun raporu, sanığın mağdureyi yaklaşık bir yıldır tanıdığına ve kendisine ait iş yerinde çalıştığına yönelik beyanı ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın mağdureyi uzun süredir tanıması karşısında, gerçek yaşını bilmediğine yönelik savunmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, bu itibarla, sanık hakkında TCK"nın 30. maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı mahkemece tartışılmamış ise de, somut olayda açıklanan nedenlerle hata şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından, sanık müdafiin bu husustaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Hükümden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 03.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.