Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/33729 Esas 2018/15482 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/33729
Karar No: 2018/15482
Karar Tarihi: 21.06.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/33729 Esas 2018/15482 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2015/33729 E.  ,  2018/15482 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, hafta tatili, genel tatil ve fazla mesai ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davacı temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    Somut uyuşmazlıkta hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla mesai ücreti iki alternatife göre hesaplanmış, ilk alternatifte haftada 17 saat fazla çalışmaya göre yapılan hesaptan imzalı ücret bordrolarında yer alan tutarların mahsubu ile sonuca gidilmiş, ikinci alternatifte ise fazla mesai tahakkuku bulunan aylar esas alınmış, imzalı ücret bordrolarının kapsadığı aylar dışlanmış, imzasız ve ödeme kanıtlanmayan aylara göre fazla mesai ücreti belirlenmiştir.
    Mahkemece ilk alternatif hükme esas alınmış ise de, imzalı ücret bordrolarının bulunması durumunda bunun aksinin ancak yazılı belge ile kanıtlanabileceği gözetildiğinde yapılan hesabın doğru olmadığı açıktır. Bu itibarla, mahkemece bilirkişi raporunda yer alan ikinci alternatif hükme esas alınarak fazla mesai ücreti olarak 1.931,80 TL’nin hüküm altına alınması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.