14. Hukuk Dairesi 2015/4587 E. , 2017/7464 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davalı vekili tarafından, davacı aleyhine 08.01.2015 gününde verilen dilekçe ile maddi hatanın düzeltilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; talebin reddine dair verilen 13.01.2015 günlü ek kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
... 12. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 09.10.2012 tarihli ve 2006/505 Esas, 2012/400 Karar sayılı kararı ile davacı ... tarafından davalılar ... ve ... aleyhine açılmış olan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasının kabulüne karar verilmiş ve hüküm Dairemizce 22.09.2014 günlü karar ile onanmak suretiyle aynı tarihte kesinleşmiştir.
Davalı (hükmün tashihini isteyen) ... vekili mahkemeye verdiği 08.01.2015 tarihli dilekçe ile, mahkemenin yukarıda belirtilen kesinleşmiş kararının hüküm kısmının 7 no"lu bendinde "alınması gereken 99.785,30 TL harçtan, peşin ve tamamlama harcı olarak alınan 24.867,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 74.918,30 TL ilam harcının davalılardan alınmasına, davacıya verilmesine" karar verildiğini, bu bentteki "davacıya verilmesi" kısmının maddi hata sonucu yazılmış olduğunu, söz konusu ilam harcının tahsili için mahkemece ilgili vergi dairesi müdürlüğüne harç tahsil müzekkeresi yazıldığını, dosyanın davacısı tarafından müvekkili aleyhine ... 2. İcra Müdürlüğünün 2014/33650 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını ve bu takip ile 74.918,30 TL ilam harcının da talep edildiğini, takibin bu bölümü ile ilgili İcra Hukuk Mahkemesine itiraz edilmiş ise de, İcra Mahkemesi Kararı ile bağlı olduğundan bir sonuç alınamadığını, harçlar kanunu gereğince karar ilam harcının hazinece alınan bir para olduğunu, bu harcın hazine dışında şahsi olarak tahsilinin mümkün olmadığını belirterek, hüküm fıkrasının 7. bendinde yazılı olan "davacıya verilmesine" dair kısmının çıkartılarak hükmün düzeltilmesini istemiştir.
Mahkemece, tavzihi istenen hususun hükmün değiştirilmesi sonucunun doğuracağı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK"nın 305/2. maddesi gereğince yerinde görülmeyen istemin reddine karar verilmiş, kararı davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Bilindiği gibi yargı harcı, devletin mahkemeler aracılığıyla yaptığı adli hizmete ondan yararlananların katkısıdır. Harç konusu olan hizmetleri sadece devlet yerine getirmektedir ve bunun karşılığında yine devlet almaktadır.
Yargılama harçları ve giderleri kural olarak davada haksız çıkan "yani aleyhine hüküm verilen" tarafa yükletilir. Davada haksız çıkan tarafa yükletilecek olan yargılama harç ve giderleri, hem davayı kazanan tarafın daha önce peşin olarak ödediği hemde devlete ödenmesi gereken harçlar ve giderlerdir. Karar ve ilam harcı devlet hazinesince alınması gereken bir para olduğundan şahsi olarak tahsili mümkün değildir.
Diğer yandan, 6100 sayılı HMK"nın 304. maddesinde hükmün tashihi, 305. maddesinde ise hükmün tavzihine ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. 304. maddeye göre; "(1) Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birininin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hakim tarafları dinlemeden hatayi düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinden inceleme yapılarak karar verilebilir. (2) Tashih kararı verildiği takdirde, düzeltilen hususlarla ilgili karar, mahkemede bulunan nüshalar ile verilmiş olan suretlerin altına veya bunlara eklenecek ayrı bir kağıda yazılır, imzalanır ve mühürlenir."
Somut olayda, mahkemenin kesinleşen kararının hüküm kısmında 7. bentte "...bakiye 74.918,30 TL, ilam harcının davalılardan alınmasına, davacıya verilmesine" hükmünde "davacıya verilmesine" sözlerinin maddi hata sonucu yazıldığı açıkca anlaşılmaktadır. Yukarıdan beri yapılan açıklamalara göre harç devlet hazinesine ödenmesi gereken para olduğundan kişilerce takibi ve tahsili mümkün değildir. Bu sözlerin hükümden çıkartılarak düzeltme yapılması hükmün değiştirilmesi sonucunuda doğurmayacağından istemin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Mahkemece, HMK"nın 304 vd. maddeleri uyarınca, dilekçenin diğer tarafa tebliği ile belirlenecek sürede cevap vermesi sağlanmalı, cevap verilmemiş olsa bile talebin dosya üzerinde veya gerek görülmesi halinde iki taraf da sözlü açıklamalarını yapabilmeleri için davet edilmek suretiyle incelenmesi ve bundan sonra istemin kabulüne karar verilmesi gerekirken, açıklanan bu hususlar yerine getirilmeden isteğin yazılı gerekçe ile reddi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.10.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.