16. Ceza Dairesi 2016/7253 E. , 2017/412 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Görevi yaptırmamak için direnme, 2911 sayılı Kanunun 32/1, 33/1 maddelerine muhalefet etme, Kamu malına zarar verme
Hüküm : 1-TCK’nın 314/3, 220/6 maddeleri yollamasıyla 314/2, 220/6-2. cümle 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 53, 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet,
2-2911 sayılı Kanunun 32/2 maddesi yollamasıyla TCK’nın 265/1-3-4, 43/2-1, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 53, 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet,
3-2911 sayılı Kanunun 33/2 maddesi yollamasıyla 32/1, TCK’nın 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
4-2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK’nın 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
5-TCK’nın 152/1-a, 3713 sayılı Kanunun 5, 53, 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında 14.03.2016 tarihli iddianamede; sevk maddesi olarak 2911 sayılı Kanunun 32/2. maddesinin gösterilmesi, sanığın eylemci grup içerisinde kaçarak eylemine devam ettiği ve toma aracına taş attığının belirtilmesi karşısında, görevi yaptırmamak için direnme suçundan dava açılmadığına ve sanığa ek savunma
hakkı tanınmak suretiyle hüküm kurulamayacağına ilişkin tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
A-Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, 2911 sayılı Kanunun 32/1, 33/1 maddelerine muhalefet etme görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin yapılan temyiz incelemesinde;
1-Sanığın izinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşü yapılan alandan yaklaşık 719 metre uzaklıkta toma aracına taş atarken görülüp yakalanması karşısında; görevi yaptırmamak için direnme suçu oluşmuş ise de; örgüt çağrısı ile izinsiz gösteriye silahtan sayılan taşla katılarak kolluk kuvvetlerinin ihtar ve zor kullanmasına rağmen dağılmayarak güvenlik güçlerine direnilmesi halinde 2911 sayılı Kanunun 32/1 ve 33/1 maddelerinde tanımlanan suçları ve TCK 220/6 maddesi yollamasıyla 314/2. maddesindeki suçların oluşacağı gözetilerek, sanığın savunmasının aksine atılı eylemlere katıldığına dair varsa olaya ait mobese ya da kolluk tarafından çekilen görüntüler getirtilip ve yine eyleme katılıp da yakalanan başka şahısların sanıkla ilgili beyanlarının olup olmadığı da araştırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile, kamu görevlisine direnme suçunun ancak örgüt adına işlenmesi halinde 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesinin uygulanacağının gözetilmeyerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
a-Sanığın tutuklu bulunduğu sürenin TCK"nın 63. maddesi gereğince hükmolunan cezasından mahsubuna karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53/1. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
B-Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün yapılan temyiz incelemesinde;
1-Sanığın toma aracına taşlı saldırı eylemini gerçekleştirdiğinin iddia edilmesi, kamera kayıtları ve tutanak mümzilerinin beyanlarının da bu doğrultuda olması, Tarsus İlçe Emniyet Müdürlüğünün 09.05.2016 tarihli yazısına göre, toma aracı ile ilgili hasar tespit tutanağının düzenlenmediğinin bildirilmesi, 33 A 0857 plaka sayılı zırhlı akrep aracına sanığın taş attığına dair dosyada bir delil bulunmadığının anlaşılması karşısında; atılı suçtan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Kabule göre de;
a-Sanığın tutuklu bulunduğu sürenin TCK"nın 63. maddesi gereğince hükmolunan cezasından mahsubuna karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53/1. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, verilen ceza miktarı ve tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alındığında sanığın tahliye talebinin reddine, 06.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.