1. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/3930 Karar No: 2017/5563 Karar Tarihi: 19.10.2017
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/3930 Esas 2017/5563 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2017/3930 E. , 2017/5563 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davaların kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR-
Asıl ve birleştirilen davalar, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Asıl ve birleştirilen davalarda davacılar, mirasbırakan babaları adına kayıtlı 124 ada 32 parsel sayılı taşınmazın tapuda satış gösterilmek sureti ile davalıya devredildiğini, yapılan işlemin muvazaalı olduğunu ileri sürerek davalı adına kayıtlı olan tapu kaydının iptali ile terekeye döndürülmesine, mümkün olmadığı takdirde payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, taşınmazı alım gücünün olduğunu belirterek davaların reddini savunmuştur. Mahkemece, yapılan devir işleminin muvazaalı olduğu gerekçesi ile asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, 1928 doğumlu muris ...’ın 11.09.2006 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak davacı çocukları ...,... ve ... ile davalı oğlu ...’in kaldıkları, dava konusu 124 ada 32 parsel sayılı taşınmazın 5/6 payının 22.01.2004 tarihinde muris tarafından satış sureti ile davalıya temlik edildiği anlaşılmaktadır. Davacıların katılma yolu ile ileri sürdükleri temyiz itirazları yerinde olmadığından, reddine. Davalının temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği gibi; 6100 sayılı HMK"nun 190. maddesine göre; ispat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir” TMK"nun 6. maddesine göre ise; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür” şeklindedir. Somut olayda; mahkemece dinlenen tanıkların beyanlarında murisin davacı ...’ın yanında kaldığı ve diğer davacılarla da bir husumetinin olmadığını beyan ettikleri, öte yandan Dairece eksikliğin tamamlanması yolu ile getirtilen tapu kayıtlarından muris ... adına kayıtlı iken ölümü ile mirasçıları adına intikal eden başkaca taşınmazları bulunduğu da anlaşılmakla, davacılar tarafından ileri sürülen temlikin muvazaalı olarak yapıldığı iddiası kanıtlanmış değildir. Hal böyle olunca, asıl ve birleştirilen davaların reddine karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir. Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 19.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.