Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/4906 Esas 2017/2381 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/4906
Karar No: 2017/2381

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/4906 Esas 2017/2381 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan hüküm giyen sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kapsamında uymaması nedeniyle infazının devamına karar vermiştir. Ancak mahkeme, yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığını tespit etmiş ve bu nedenle hükmü bozmuştur. Sanığın adresine yapılan tebligat, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre yapılmıştır ancak sanığın adresi tebligata elverişli değildi ve kanunda belirtilen şekilde adres kayıt sistemi üzerinden tebligat yapılmamıştır. Bu nedenle sanık hakkında yeniden yargılamaya devam edilerek mahkumiyet hükmü kurulması yasaya aykırıdır. Kanun maddeleri: Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi, 6099 sayılı Kanun'un 3. maddesi ile eklenen 2. fıkrası, Tebligat Kanunu'nun tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina başlıklı 21. maddesi, 6099 sayılı Kanun'un 5. maddesi ile eklenen 2. fıkrası.
10. Ceza Dairesi         2013/4906 E.  ,  2017/2381 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Çocuk Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı hükmedilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına ilişkin İstanbul Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü tarafından çıkarılan davetiyenin sanığın 10.02.2011 günü alınan savunmasında belirttiği... adresine tebliğe çıkarıldığı, çıkarılan tebligatın belirtilen adresin “kullanımı iptal olan eski adres olduğundan” iade edildiği, iade üzerine davetiyenin bu kez aynı adrese Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre 18.05.2011 günü tebliğ edildiği ancak 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10. maddesine 6099 sayılı Kanun"un 3. maddesi ile eklenen 2. fıkrasına göre bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilerek aynı Kanun"un tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina başlıklı 21. maddesine 6099 sayılı Kanun"un 5. maddesi ile eklenen 2. fıkrasına uygun olarak adres kayıt sistemindeki adresine tebligat yapılması gerektiği, bu itibarla sanığın adresine Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazının devamına karar verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek mahkûmiyet hükmü kurulması,
    Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, 05/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.