12. Ceza Dairesi 2018/4519 E. , 2019/12178 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : TCK"nın 179/3-2, 62/1, 51/3-7. maddeleri gereğince mahkumiyet
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosya içeriğine göre, olay günü saat 21.45 sıralarında sanık 1.50 promil alkollü vaziyette kamyonet ile keskin virajlı yolda seyir halindeyken, direksiyon hakimiyetini kaybederek şarampole yuvarlanarak ve bir kişinin ölümüne sebebiyet verdiği olayda, trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle öldürme suçlarından ayrı ayrı açılan kamu davalarının sonunda yapılan yargılamalar sonunda her iki suçtan sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de, TCK"nın "Trafik güvenliğini tehlikeye sokma" başlıklı 179/3. maddesinde alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek olan kişinin araç kullanma hâlinin suç olarak düzenlendiği, maddede belirtilen suçun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise bir kişinin ölmüş olması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre; tehlikeli eylemin zarara yol açması ve her iki suçun birlikte işlenmesi halinde sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken suçlar için Kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu ölçütünün esas alınması suretiyle, sanığın sadece bilinçli taksirden öldürme suçundan cezalandırılması, TCK"nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmaması gerektiği, somut olayda sanığın Dairemizin 2019/13707 esas sayılı dosyasına konu bilinçli taksirle öldürme eylemi nedeniyle hakkında açılan kamu davasının onandığı gözetildiğinde, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ""hüküm kurulmasına yer olmadığına"" kararı verilmesi yerine bu suçtan da mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1-Hükmün açıklanması geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına rızası bulunan sanık hakkında ""kabul etmediği ""şeklindeki dosya kapsamıyla uyuşmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-Türk Ceza Kanununun 50/3. maddesi gereğince, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş sanığın bir yıl ve daha az süreli, diğer sanıkların ise otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, sanık hakkında hükmedilen 25 gün hapis cezasının, TCK"nın 50. maddesinin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
3-TCK"nın 51/8. maddesi gereğince denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde cezanın infaz edilmiş sayılacağının sanığa ihtar edilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın bu nedenle temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA; 24.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.