Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/1274 Esas 2017/7526 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1274
Karar No: 2017/7526

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/1274 Esas 2017/7526 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/1274 E.  ,  2017/7526 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, 29/05/2012 havale tarihli dava dilekçesi ile ... ili, ..., ..., 158 ada 4 parsel sayılı 6010 m² yüzölçümlü taşınmazın kesinleşen orman sınırları içinde kaldığını ve öncesi itibarıyla ve halen eylemli orman niteliğinde olduğunu bildirerek, tapu kaydının iptaline ve davalıların elatmalarının önlenmesi ile şerhlerin silinmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne, taşınmazın bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 616 m² bölümüne ilişkin davalılar adına olan tapu kaydının iptaline, orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, men"i müdahaleye ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Yörede 1970 yılında yapılan genel arazi kadastro çalışması, 2005 yılında 2859 sayılı Kanuna göre yapılan pafta yenileme çalışması, 1947 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1950 yılında 5653 sayılı Kanuna göre yapılan makiye ayırma işlemi, 20.01.2006 tarihinde ilan edilen, evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ile sınırlaması yapılmış ormanlarda 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre; çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile işaretli bölümünün kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak ormanların korunmasına ilişkin Anayasanın 169. ve 6831 sayılı Kanununun 93. maddeleri hükmü karşısında, orman niteliğindeki taşınmaz üzerinde 3. kişi ya da kurumlar lehine şerh bulunması halinde şerhin silinmesine karar verilmesi gerekirken; tapu kaydında bir kısım davalı tapu maliklerinin payları üzerindeki haciz şerhlerinin silinmesine karar verilmemiş olması kamu düzeni bakımından doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. Bu sebeple, hükmün birinci paragrafının sonuna “Dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerinde bulunan haciz şerhlerinin silinmesine” cümlesi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi göndermesiyle HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 10/10/2017 günü oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.