4. Ceza Dairesi 2020/18360 E. , 2021/4893 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit, yaralama, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, hükümlülük kararının tebliğine ilişkin işlemlerin 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine uygun olmadığının ve sanık tarafından mahkemeye sunulan 13/10/2014 tarihli dilekçede eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz isteminde de bulunduğunun anlaşılması karşısında, CMK’nın 42. maddesi gereğince talep hakkında karar verme yetkisi Yargıtay’a ait olduğu halde, eski hale getirme talebinin kabulüne ilişkin mahkemesince verilen 15/10/2014 tarihli ek kararın hukuki değerden yoksun ve sanığın temyizinin süresinde olduğu kabul edilerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1- Hakaret suçundan kurulan hükmün temyizinde;
Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK"nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması ve yine aynı Kanunun 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ün temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, “TCK"nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluklarından, kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine, kendi alt soyu dışındakiler bakımından ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” biçiminde değiştirilmek ve “TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına” ilişkin kısmın karardan çıkartılmak suretiyle, HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Yaralama, tehdit ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından kurulan hükümlerin temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
A- İhbar üzerine yol üzerinde tedbir alan polis memurlarının sanığın kulladığı aracı durdurması sonrasında, sanığın aracı görevli polis memurunun üzerine sürerek çarpması ve katılanı yaralaması, devamında görevli polis memurlarınca araçla takip edilirken kaza geçirmesi akabinde “Ayşenur çocuğumun anası, eşim öldü, ona bir şey olursa sizi yaşatmam, öldürürüm” şeklindeki sözler söylemekten ibaret eyleminin, bütün halinde görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıyla yaralama ve tehdit suçlarından ayrı ayrı mahkûmiyet kararı verilmesi,
B- Daha önceden hapis cezasına mahkûm edilmeyen sanık hakkında, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hükmolunan 25 gün hapis cezasının, TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca, aynı maddenin birinci fıkrasında belirtilen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca “cezayı aleyhe değiştirme yasağının” dikkate alınmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.