Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2010/4-191(BİDAYET)
Karar No: 2010/162

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2010/4-191(BİDAYET) Esas 2010/162 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2010/4-191(BİDAYET) E.  ,  2010/162 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Yargıtay 4.Hukuk Dairesi (İlk Derece)
    TARİHİ : 15/12/2009
    NUMARASI : 2009/4-2009/55

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4.Hukuk Dairesince ;
    “Dava dilekçesinde, dava dışı Mustafa Kemal Kıral’ın mala zarar vermek eylemi nedeniyle yargılandığı ceza davasına davacıların da müşteki ve müdahil sıfatı ile katıldıkları; yargılama sonucunda, Manisa 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 11/9/2007 gün ve 2006/434- 2007/381 sayılı kararı ile adı geçenin hapis cezasına mahkum edildiği ve bu cezanın da adli para cezasına çevrildiği; niteliği itibariyle kesin olan kararda, temyiz yasa yolunun açık bulunduğunun belirtildiği; sanığın temyiz istemi üzerine ise, müşteki ve müdahil sıfatı ile verilen dilekçelerde, temyiz isteminin reddedilmesi gerektiğinin mahkemeye sunulduğu; ancak, bu yöne ilişkin istemlerin reddedilerek dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderildiği; temyiz isteminin reddedilmemesinin Yasa’nın açık hükmüne aykırılık oluşturduğu ve hakimin kasıtlı davrandığı ileri sürülerek, davacılar yararına ayrı ayrı 4.000,00-TL manevi tazminat takdir edilmesi talep olunmuştur.
    Davalı cevap dilekçesinde, yasal görevin ifa edildiğini ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Tüm dosya kapsamına göre; dava dışı M... K... K.... ’ın Manisa Asliye Ceza Mahkemesi’nin 11/9/2007 tarih ve 2006/434-2007/381 sayılı karan ile 3 ay 10 gün hapis cezasına mahkum edildiği; daha sonra, cezanın 2.000,00-YTL adli para cezası olarak tespit edildiği; kararda, temyiz yasa yolunun açık olduğunun belirtildiği ve sanık tarafından da temyiz isteminde bulunulduğu; davacıların, kararın temyiz yeteneği bulunmadığını ileri sürerek reddi yönünde verdikleri dilekçenin ise; mahkemece, temyiz talebinin reddi koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle ve 8/10/2007 tarihli karar ile reddedildiği ve dosyanın halen temyiz incelemesi için Yargıtay’da bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Hakimlerin yargısal faaliyetleri nedeniyle sorumlulukları HUMK’nun 573-576. maddelerinde düzenlemiş bulunmaktadır. HUMK m. 573/b. 1-7’de ise, sorumluluk nedenleri gösterilmiştir. Buna göre, kasıtlı olarak ve kanuna aykırı karar verilmesi; kanunun açık hükmüne aykırı karar verilmesi; yargılama tutanağında bulunmayan bir hususun hükme esas alınması; yargılama tutanakları veya kararların değiştirilerek hüküm kurulması; menfaate dayalı olarak karar verilmesi; hakkın yerine getirilmesinden kaçınılması ve görevin ifasında ihmal veya terahi gösterilmesi, hakimin hukuki sorumluluğunu gerektirmektedir. Yasa’da gösterilen sorumluluk nedenleri, örnek niteliğinde olmayıp; sınırlı ve sayılı durumları ifade etmektedir.
    Somut olayda, davalı hakimin sorumluluğuna dayanak yapılan olgu; kesin olduğu ileri sürülen mahkumiyet kararı üzerine verilen temyiz dilekçesinin kabul edilmiş bulunmasıdır. Ceza mahkemesinin kararına karşı yasa yolunun açık olup olmadığının belirlenmesi; hakimin, yasanın yorumlamasına ilişkin takdir yetkisi içerisinde değerlendirilmelidir. Diğer yandan, kesinlik gerekçesiyle temyiz dilekçesinin reddi halinde dahi; yasa yolunun açık olup olmadığı hususu, nihai olarak Yargıtay denetimi sonucunda belirlenecektir. Şu durumda, hakimin hukuki sorumluluğuna ilişkin koşulların gerçekleştiğinden söz edilemez. Davanın, açıklanan bu nedenle reddine karar vermek gerekmiştir.
    Davanın reddi halinde, davalı istemese dahi yararına manevi tazminat takdir edilmesi HUMK’nun 576. maddesi hükmü gereğidir. Yasa koyucu, aleyhine hukuki sorumluluk davası açılan hakimin; davanın reddi durumunda tazminat isteği bulunduğunu kabul etmiştir. Dava konusu yapılan iddianın niteliği ve taraflarla ilgili diğer olgular göz önünde tutularak; her bir davacıdan 500,00-TL manevi tazminatın alınarak davalıya verilmesi uygun bulunmuştur.” Gerekçesiyle;
    “H Ü K Ü M : Yukarıda yazılı bulunan gerekçelerle;
    1-HUMK’nun 573. maddesindeki koşullar oluşmadığından davanın REDDİNE,
    2-HUMK’nun 576/2. maddesi gereğince her bir davacıdan 500,00’er TL idari para cezasının davacılardan alınarak Hazine’ye irat kaydedilmesine,
    3-HUMK’nun 576/1. maddesi gereğince davalı yararına takdir edilen 500,00’er TL manevi tazminatın ayrı ayrı davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
    4-Her bir davacı aleyhine hüküm altına alınan tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 54,00 TL nispi karar ve ilam harcı ile davanın reddi nedeniyle alınması gereken 15,60 TL maktu karar ve ilam harçları toplamı olan 69,60 TL’nin peşin alınan 108,00 TL’den düşümü ile kalan 38,40 TL’nin istek halinde davacılara iadesine,
    5-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,”
    dair oybirliği ile verilen 15.12.2009 gün ve 2009/4- 2009/55 sayılı kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine kararın süresinde temyiz edildiğinin anlaşılmasından ve dosyadaki tüm kağıtların okunmasından sonra gereği düşünüldü:

       HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği, kararın süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra hükme yönelik temyiz itirazları incelendi, gereği görüşüldü:
    Dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın onanması gerekir.
    SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı (9,10) TL.  harcın temyiz edenden alınmasına, 24.3.2010  gününde oybirliği ile karar verildi.


     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi