Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
1- Borçlu M. G."in temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre temyiz itirazlarının REDDİNE,
2- Borçlular B. G., S. E. ve H. C.’ın temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlulara örnek 7 numaralı ödeme emri tebliği üzerine, gecikmiş itiraz iddiası ile icra mahkemesine başvurdukları anlaşılmıştır. Mahkemece başvurunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü şikayeti olarak tavsif edildiği, ancak takibin şekline göre icra müdürlüğüne borçluların itirazlarını bildirmediğinden bahisle istemin reddine karar verildiği görülmüştür.
Borçluların tebligattan haberdar olduğu tarihten itibaren  takibin şekline göre yasal sürede icra dairesine itiraz etmemiş olması tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmez. Tebligatın usulsüzlüğünün tespiti halinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi durumunda haciz uygulamasına başlanacağı tarih, mal beyanında bulunma tarihi veya varsa kesinleşmeden önce konulan hacizlerin kaldırılabileceği nedeniyle borçluların şikayette hukuki yararı vardır (HGK"nun 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 E. 2001/560 K.).
O halde, mahkemece borçluların tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlular B. G., S. E. ve H. C.’ın temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2).maddede yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23/06/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.