Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçi borçlu ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu öne sürerek tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 2.7.2010 tarihi olarak düzeltilmesini talep etmiştir.
Borçluya çıkartılan ödeme emri tebliği, Tebligat Kanunu’nun 21 ve Tüzüğün 28.maddelerine aykırı olarak "adreste bulunmama nedeni araştırılmadan, gerekli imzalar tamamlanmadan" yapılmıştır. 7201 Sayılı Yasa’nın 32.maddesi gereğince tebliğ işleminin usulsüz yapılması halinde, muhatabı usulsüz tebliğinden haberdar olmuş ise tebliğ işlemi  muteber sayılır. Bu halde muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir.
Somut olayda açıklanan nedenle tebliğ işlemi usulsüz olup, şikayet süresinde kabul edilerek tebliğ tarihinin belirtilen tarih olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekir.
Şikayetçi tarafından 2.7.2010 tarihi öğrenme tarihi olarak açıklamasına ve daha önce de öğrenildiği belirlenemediğine göre bu tarihin öğrenme tarihi olarak kabulü ile bu tarihin tespiti ile yetinilmesi yerine 7.7.2010 tarihi esas alınarak hüküm verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23/06/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.