22. Hukuk Dairesi 2015/33731 E. , 2018/15358 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı Karşı Davalı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkili ..."ın müteveffa ..."ın varisi olduğu varis ..."ın davalı şirket bünyesinde bölge pazarlama müdürü olarak görev yaptığını, görev nedeniyle ... Mobilya Fuarından ... iline dönüş yapacağı esnada ... ilinde 03/02/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu hayatını kaybettiğini, müteveffanın 12/06/2007 tarihinden 03/02/2014 tarihine kadar davalı şirkette çalıştığını Doğu Anadolu , Karadeniz bölgesinin bölge satış sorumlusu olduğundan davalı şirket tarafından tahsis edilen araç ile hafta başından hafta sonu da dahil olmak üzere hafta boyunca mesai mefhumu olmaksızın çalıştığını ayrıca müteveffanın banka hesabına her ne kadar 1.100,00 TL yatırılıyor ise de müteveffa prim usulü çalıştığından aylık ortalama gelirinin 15.000,00 TL yi bulduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak Kıdem Tazminatı, ihbar tazminatı , fazla mesai, genel tatil alacağı, yıllık ücretli izin alacağı, hafta çalışma ücreti , Asgari Geçim İndiriminin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Karşı Davacı Cevabının Özeti:
Davalı karşı davacı vekili, davacı -karşı davalı tarafından açılan davada ölen işçi adına açılacak kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarının tek bir mirasçı tarafından açılamayacağını, müteveffanın 2 tane daha mirasçısı bulunduğunu davayı kendi adına açan ... "ın aktif dava ehliyeti bulunmadığını, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, müteveffa ... ın trafik kazası sonucu öldüğünü bu nedenle ihbar tazminatı talebinin yersiz olduğunu, ayrıca geçirdiği trafik kazası sonucu alınan Adli Tıp Kurumu ... Grup Başkanlığı Kimya İhtisas Dairesi tarafından alınan raporda müteveffa nın 1,29 promil alkollü olduğunun tespit edildiğini, ... "ın vefatı sonrası 9.249,30 TL tutarındaki kıdem tazminatının 12/03/2014 tarihinde ... / ... Şubesinde bulunan hesaba yatırıldığını ancak 12/03/2014 tarihinde müvekkili şirketin hesabına kıdem tazminatı iade edildiğini, müteveffanın fazla çalışma yapmadığını ve mesaisini kendisinin ayarladığını, genel tatil çalışması yaptığı dönemlerde ücretinin yatırıldığını savunarak davacının taleplerinin reddini talep etmiş, davacı-karşı davalı yanın murisi ... "ın ... "dan ... "ye müvekkil şirketin ... Otomotiv Tic. San. Ltd. Şti"nden uzun süreli kiralama sözleşmesi ile kiraladığı ve işleten sıfatını haiz olduğu ... plakalı araç ile seyahat ederken geçirdiği trafik kazası sonucunda vefat ettiğini, anılan kaza nedeniyle ... C. Başsavcılığı tarafından alınan Adli Tıp Kurumu ... Grup Başkanlığı Kimya İhtisas Dairesi"nin raporunda müteveffa nın 1,29 promil alkollü olduğunun tespit edildiğini ve yüksek hızla yapılan kaza nedeniyle müteveffanın kusurlu olduğu sonucuna varıldığı , kaza nedeniyle müvekkili şirketin 33.500,00 TL hasar bedeli ödendiğini, kazanın davacı-karşı davalının murisinin hatalı eyleminden dolayı gerçekleştiğinden 33.500,00 TL hasar bedelinin davacı-karşı davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere, dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporlarına göre davacı-karşı davada davacının miras payına göre kıdem tazminatı, yıllık izin alacağı ve AGİ taleplerinin kısmen kabulüne diğer taleplerinin reddine, karşı davada ise müteveffa ..."ın trafik kazasında %100 kusurlu bulunması nedeniyle hasar bedeli 33.500,00 TL"nin davacı-karşı davalı ile velayeti altında bulunan karşı davalılardan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı ve davalı arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununda 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
Ücret kural olarak dönemsel (periyodik) bir ödemedir. Kanunun kabul ettiği sınırlar içinde tarafların sözleşme ile tespit ettiği belirli ve sabit aralıklı zaman dilimlerine, dönemlere uyularak ödenmelidir. Yukarıda değinilen Yasa maddesinde bu süre en çok bir ay olarak belirtilmiştir.
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Somut olayda, davacı müteveffanın ücret + prim sistemi ile çalıştığı, banka hesabına 1.100 TL para yattığı ancak primlerle birlikte aylık kazancının 15.000 TL olduğunu iddia etmiştir. Davalı ise davacının brüt 1.400 TL ücretle çalıştığına dair beyanda bulunmuştur. Dinlenen tanıklar, davacının aylık primlerle birlikte 8.000-10.000 TL ücret aldığını beyan etmişlerdir. Mahkemece, kıdem tazminatı hesabı yapılırken kıdem tavanı gözetilerek, diğer alacaklar yönünden ise davacının aylık brüt 1.400 TL ücret aldığının kabulü ile hesaplama yapılmıştır.
Mahkemece yapılan emsal ücret araştırmasının ise yetersiz olduğu anlaşılmaktadır. Davacının meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği sorulmalı, Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı internet sitesinde bulunan “Kazanç bilgisi sorgulama” ekranından emsal ücretin ne olabileceği ve davacıya ödenen prim miktarı yeniden araştırılmalı ve dosya kapsamındaki tüm deliller bir arada değerlendirilerek aylık ücret miktarı noktasındaki uyuşmazlık çözümlenmelidir. Davacının işçilik alacaklarının bu ücrete göre hesaplanması gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.