Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13302
Karar No: 2020/1164
Karar Tarihi: 22.01.2020

Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/13302 Esas 2020/1164 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2019/13302 E.  ,  2020/1164 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece sanıklar ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
    I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında, mala zarar verme suçundan verilen hüküm açısından yapılan incelemede;
    Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Yasa"nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK" nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II-Sanık ... hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler ile suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler açısından yapılan incelemede;
    Sanık ... hakkında 5237 Sayılı TCK’nun 116/1. maddesinde düzenlenen konut dokunulmazlığının ihlali suçundan hüküm kurulurken, sonuç cezanın 1 yıl 3 ay hapis cezası yerine 15 ay hapis cezası belirtilmesi suretiyle eksik ceza tayin edilmesi ve yine sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK’nun 58. maddesinde düzenlenen tekerrür uygulaması yapılırken, tekerrür uygulamasına esas alınan ilam içerisindeki cezalardan ağır olanın belirtilmesi gerekirken belirtilmemesi infaz aşamasında gözetilebileceğinden bozma sebebi yapılmamıştır.
    Dosya içeriğine ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık ve suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Sanık hakkında kurulan hükümler açısından, T.C. Anayasa Mahkemesinin, 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda 5237 sayılı TCK"nun 53. Maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    2-Sanık ve suça sürüklenen çocuk açısından kurulan hükümler açısından, 5271 sayılı CMK"nun 324. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında yargılama giderlerinin neleri kapsayacağının, kimin tarafından belirleneceğinin, kime ve nasıl yükletileceğinin düzenlendiği, buna göre iştirak halinde sanık ve suça sürüklenen çocuğun sebebiyet verdiği yargılama giderlerinin ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise paylarına düşen oranın belirlenerek karar verilmesi gerekirken yargılama giderleri ile ilgili infazda tereddüde yol açacak şekilde yazılı şekilde tahsile hükmedilmesi,
    3-Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hüküm açısından, 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106/4. maddesinde "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır." şeklinde düzenleme yapılmıştır.
    Her ne kadar 5237 sayılı TCK"nın 50/6. maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında 5237 sayılı TCK"nın 50/6. maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır.
    Bu itibarla suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümlerde kısa süreli hapis cezalarından çevrilen seçenek tedbirlerinin yerine getirilmemesi halinde hapis cezalarının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak; sanık hakkında kurulan hükümlerden 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına yönelik tüm kısımların çıkartılıp yerlerine ""5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin T.C. Anayasa Mahkemesinin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanması" sanık ve suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümlerden yargılama giderlerine ilişkin kısımlar çıkartılarak yerlerine “Sanık ve suça sürüklenen çocuğun sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise eşit olarak sorumlu tutulmalarına, paylarına düşen miktarın 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20.00 TL"den az olduğu takdirde Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasına” cümlelerinin eklenmesi, suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulazlığının ihlali suçundan kurulan hükümden “Hapis cezalarının tamamen veya kısmen infazına karar verilebileceğinin ihtarına” ilişkin bölüm çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    III-Sanık ... hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümler ile sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan verilen hüküm açısından yapılan incelemede;
    1-Sanık ... hakkında kurulan hükümler açısından, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/04/2018 tarih, 2014/851 Esas ve 2018/144 Karar sayılı kararı uyarınca aynı yargı çevresindeki ceza infaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15/11/2018 tarih, 2018/339 Esas ve 2018/536 Karar sayılı kararı uyarınca farklı yargı çevresindeki ceza infaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan, asıl mahkemesince yapılan sorgusu sırasında duruşmadan bağışık tutulma isteğinde bulunmayan sanığın Cumhuriyet Savcısının esas hakkındaki görüşünü bildirdiği ve hükmün açıklandığı son oturumda hazır bulundurulmayıp yokluğunda yargılama yapılarak mahkumiyetine karar verilmesi savunma hakkının sınırlandırılması niteliğinde olduğu şeklindeki kararları uyarınca başka suçtan Maltepe 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olan ve duruşmalardan vareste tutulmaya dair bir talebi de bulunmayan sanığın, kısa kararın okunduğu oturuma getirtilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı davranılması,
    2-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçu açısından, kısa kararın okunduğu celsede hüküm kısmında, mala zarar verme suçundan mahkumiyet kararı verilmesine rağmen, gerekçeli kararın hüküm kısmında, sanık hakkında mala zarar verme suçuna ilişkin mahkumiyet kararının bulunmaması sebebiyle, hükümler arasında karışıklığa sebep olunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve ...’ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 22.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi