MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mühür bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-)Dairemizin 06.11.2014 tarih 2014/2982 esas sayılı bozma kararında her iddianameye kadar olan eylemlerin zincirleme biçimde işlenmiş tek mühür bozma suçunu, iddianameden sonraki eylemlerin ise ayrı suçu oluşturacağı gözetilerek Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/18869 hazırlık numaralı dosyasının getirtilip incelenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin bildirildiği, bunun üzerine bozma kararı doğrultusunda mahkemece söz konusu dosya incelenerek takipsizlik kararı verildiği berlirtilmiş ise de; sanığın üzerine atılı mühür bozma suçu Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/18869 hazırlık numaralı dosyasından 21.06.2010 tarihinde ayırma kararı verilerek 2010/37483 hazırlık numarasına kaydedildiği anlaşılmakla, söz konusu dosyanın akıbeti araştırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulmuş olması,
2-)Kabule göre de;
a-)Sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olmasının, yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine engel olmasına dair hükmün 18.06.2014 tarihinde 6545 sayılı Yasayla yürürlüğe girdiği suç tarihinde yürürlükte bulunmadığı gözetilmeden, hakkında erteleme kararı verilen sanık hakkında yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b-)5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.