MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Davacılar vekili, davalı ... tarafından müvekkilleri hakkında...İcra Müdürlüğünün 2012/2589 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, taraflar arasında yapılan 14/07/2012 tarihli sözleşme gereği müvekkili rafından takip konusu bonolara karşılık davalıya 40.000 TL bedelli çek verildiği sözleşme gereği müvekkillerine iade edilmesi gereken bonoların icra takibine konu edildiğini beyanla, müvekkillerinin takibe konu bonolardan dolayı borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ... adına düzenlenmiş olan çekin tarafına teslim edilmediğini, çekin arka yüzünde bulunan ciro altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, sahte imza ile ciro edilerek çekin karşılığı olan 40.000 TL 20/09/2012 tarihinde ...adlı şahıs tarafından ... Şubesine ibraz edilerek tahsil edildiğini, çekteki imzanın sahte olduğu ve müvekkiline ait olmadığı hususunda suç duyurusunda bulunduklarını, 14/07/2012 tarihli sözleşme gereği müvekkilinin kredi kartı borçlarının ... tarafından ödeneceğinin belirtildiğini, ancak kredi kartı borçlarının ödenmediğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, taraflarca imzası inkar edilmeyen 14/07/2012 tarihli sözleşmede sözleşme tarihinden önceki takip konusu bonolarda dahil olmak üzere ... ile ... arasındaki borçların iptal edildiği, bir kısım ödeme yapıldığı belirtilerek taraflar arasında yeni bir borç ilişkisi yaratıldığı dolayısıyla icra takibine dayanak bonolar, daha sonra taraflar arasındaki yazılı sözleşme ile hükümsüz hale geldiği, davalı tarafın sözleşmedeki borçların yerine getirilmediği iddiası ise ancak yeni bir dava konusu yapılabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, bonodan kaynaklanan alacak nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Taraflar arasında 14.07.2012 tarihli belgede dava konusu bonolar nedeniyle toplam borcun 43.000 TL olarak belirlendiği, 40.000 TL borca karşılık 3376343 nolu çekin davalıya teslim edildiği ve çekin de ödendiği, buna göre davacıların bu miktara ilişkin borçtan dolayı davalıya borçlarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ancak, bakiye 3.000 TL borcun davalının kredi kartı borcunun ödenmesi suretiyle ifa edileceği belirtilmiş olup, mahkemece, davacılar tarafından sözleşme uyarınca kredi kartı borcuna karşılık herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ve eksik incelemeyle karar vermesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.