17. Ceza Dairesi Esas No: 2019/12698 Karar No: 2020/1162 Karar Tarihi: 22.01.2020
Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/12698 Esas 2020/1162 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan sanıklara mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak, bir sanığın suçunun kanıtlanamaması ve diğer sanığın açıklama niteliği taşıyan savunmasına rağmen mahkumiyet kararı verilmesi, dava açılmayan kanun maddesi nedeni ile suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu için birleştirme talepli dava açılması gerektiği, bu suçun uzlaşma kapsamına alındığı ve uzlaşma işlemlerinin yerine getirildikten sonra sanıkların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK’nun 142/1-b, 116/1, 53., 165/1, 5271 sayılı CMK’nun 225/1, 253, 254, 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 26. maddesi.
17. Ceza Dairesi 2019/12698 E. , 2020/1162 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Suç esyasının satın alınması veya kabul edilmesi HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanıklar hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süreleri kararların nitelikleri ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun, sanık ... tarafından işlendiğini kabul ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Diğer sanık ...’nun suç atma niteliğindeki savunmasından başka; sanık ...’un atılı suçu işlediğini gösteren, hükümlülüğüne yeterli, kuşkudan uzak,kesin, inandırıcı ve hukuka uygun kanıtlar bulunmadığı gözetilmeden, yüklenen suçtan beraatı yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Kabul ve uygulamaya göre de; 2- Sanık ...’un 5237 sayılı TCK’nun 142/1-b 116/1, 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması talebi ile iddianame düzenlendiği, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan cezalandırılması için kamu davası açılmadığı, iddianame içeriğinde bu suçun anlatılmadığı, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06/05/2014 tarih, 2012/6-1486 Esas ve 2014/238 sayılı kararında belirtildiği üzere 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 225/1. maddesinde yer alan, "Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir." şeklindeki düzenlemeye göre, hakkında açılmış dava bulunmayan ve iddianamede anlatılış tarzına göre unsurları gösterilmeyen 5237 sayılı Kanun"un 165/1. maddesinde suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan birleştirme talepli kamu davası açılması sağlanıp bu dosya ile hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, 3-Hükümlerden sonra 24.10.2019 tarihinde 30928 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nun 253. maddesinin 1. fıkrasının b bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nun 165. maddesinde tanımı yapılan suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca, "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğü giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü de gözetilerek 7188 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile değişik CMK"nun 254. maddesi uyarınca aynı Kanun"un 253 maddesinde belirtilen esas ve usullere göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra, sonucuna göre, sanıklar ... ve ...’un hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ...’un temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 22.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.