Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/10695 Esas 2015/6514 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı asıl ... gelmiş diğer taraftan başka gelen olmadığından onların yorluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Uyuşmazlık, kooperatif üyesi davacı tarafından üyesi olduğu davalı kooperatife ve üyeliği devraldığı eski üyeye karşı üyeliğe konu taşınmazın ayıplı olması nedeniyle tazminat talebine ilişkindir.
Mahkemece Tüketci Mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda, davacının davalı kooperatif üyeliğini diğer davalı ..."dan devraldığı, kooperatif üyeliğine konu müstakil taşınmazın ... ilinde meydana gelen deprem nedeniyle ağır hasar gördüğünün iddia edildiği, ancak bu konuda 27.08.2013 tarihli ... Müdürlüğü"nün yazısı dışında bir bilgi ve belge bulunmadığı, dava konusu taşınmazın davacı tarafından dava dışı üçüncü şahsa satılması nedeniyle icra edilen keşif esnasında taşınmazın kapalı olduğu için durum tespiti yapılamadığı, ayıbın gizli veya açık olması hususunun belirlenemediği, zararın varlığı hususunda da kanaat oluşmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Mahkemece davaya Tüketici Mahkemesi sıfatyıla bakılıp sonuçlandırılmış ise de, 4077 sayılı Tükenticinin Korunması Hakkındaki Kanun"un 1, 2 ve 3. maddeleri uyarınca somut olayda bu Kanun hükümlerinin uygulanması mümkün değildir. Zira davacı devraldığı kooperatif üyeliğine konu taşınmazın ayıplı olması nedenine dayanmaktadır.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 99/1 maddesi " Bu Kanun"da düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır" hükmünü içermektedir.
Hâl böyle olunca, üye ile kooperatif arasındaki uyuşmazlıkların ticari dava olması nedeniyle davaya ticaret mahkemesince bakılması gerekir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun hükümleri dikkate alınarak taraf delilleri toplanıp değerlendirilerek uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken hatalı düşüncelerle davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılarak yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyizi itirazlarının şimdilik incelemesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yurakarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.