10. Hukuk Dairesi 2016/2367 E. , 2018/3296 K.
"İçtihat Metni".....
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı kurum vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, 31.05.2010 tarihinde davalı ...’nın işletmecisi olduğu ....bahçesindeki çeşmenin mermer tacına yıkanan masa örtülerini sermek amacıyla çamaşır ipinin asılması ile, mermer bloğun örtüleri asmakta olan kazalı.... üzerine devrilmesi sonucu vefat eden ....hak sahiplerine bağlanan 19.144,27 TL gelirden oluşan kurum zararının teselsül hükümlerine dayanılarak tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı, olay tarihinde yürürlükte olan 5510 sayılı Yasanın 21. maddesidir. Mahkemece oluşa uygun olmayan rapor esas alınarak yanılgılı değerlendirme sonucu sadece davalının kusur oranı %45 üzerinden davanın kısmen kabulü ile 8614,92 TL ilk ... gelirin onay tarihinden yasal faiziyle birlikte davalıdan davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine hükmedilmiştir.
1-5510 sayılı Yasanın “İş Kazası ve Meslek Hastalığı İle Hastalık Bakımından İşverenin ve Üçüncü Kişilerin Sorumluluğu” başlıklı 21. maddesine göre; İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir. Anılan madde ile işverenin, Kurumun rücu alacağından sorumluğu ancak kusurunun varlığı halinde mümkündür
Kusur raporlarının, 5510 sayılı Yasanın 21., 4857 sayılı Yasanın 77. ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğünün 2 vd maddelerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. 4857 sayılı Yasanın 77. maddesi; “İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler. İşverenler, işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar...” düzenlemesini içermektedir. Anılan düzenleme, işçiyi gözetim ödevi ve insan yaşamının üstün değer olarak korunması gereğinden hareketle; salt mevzuatta öngörülen önlemlerle yetinilmeyip, bilimsel ve teknolojik gelişimin ulaştığı aşama uyarınca alınması gereken önlemlerin de işveren tarafından alınmasını zorunlu kılmaktadır. İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar, ayrıntılı olarak irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır.
Mahkemece esas alınan raporda müteveffa .... ile birlikte devrilen çeşmeyi yapan şirket ve kişiler ve bina sahibi de kusurlu bulunmuştur. Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde değerlendirildiğinde raporun oluşa ve hakkaniyete uygun olmadığı görülmüştür. Bina sahibinin ve çeşmeyi yapanların sorumluluğuna gidilmesi hatalıdır. Zira davanın yasal dayanağı olan anılan yasanın 21. madde kapsamında sorumluluk kusura ilişkin olup, kural olarak bina sahibinin sorumluluğu yoktur. Ancak kusurunun ispatlanması halinde sorumludur. Ayrıca çeşmeyi yapanlar açısından da çeşmenin mutad kullanımında sorumlulukları söz konusu olabilir. Somut olayda dosya kapsamından çamaşırların, masa örtülerinin serilmesi amacıyla çamaşır ipinin bir ucunun çeşmenin mermer tacına bağlanması suretiyle çeşmenin amacı dışında kullanılmış olduğu anlaşılmış olup, çamaşır asma fiilinin çeşme mermerinin yıkılmasındaki etken, ve aradan geçen zamanla yıpranma hususları da irdelenerek varsa çeşmeyi yapanların kusur durumları ve işverenin iş sağlığı ve güvenli hükümlerine göre kusur durumu ve sorumluluğu irdelenerek yeniden oluşa uygun kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya koyan kusur raporu alınmalıdır.
2-Kabule göre de; davacı Kurumun talebine rağmen teselsüle uygun hüküm kurulmaması hatalıdır.
Mahkemece açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeden eksik araştırma, inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum ve davalı ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 10.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
....