Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/13854 Esas 2017/1334 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13854
Karar No: 2017/1334
Karar Tarihi: 06.03.2017

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/13854 Esas 2017/1334 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/13854 E.  ,  2017/1334 K.

    "İçtihat Metni"





    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 112 ada ..., ..., 133 ada ... ve 29 parsel sayılı sırası ile 56.923.72, 88.813...., ....252,34 ve 235.149,52 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan 112 ada ..., ... ve 133 ada 29 parsel sayılı taşınmazlar aynı tapu kaydına dayanılarak davalı Hazine adına, 133 ada ... parsel sayılı taşınmaz ise kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ... adına tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    ...- Tapu iptal ve tescil davalarında davanın, iptali istenen kayıt malikine yöneltilmesi gerekir. Ne var ki, çekişmeli 133 ada ... parsel sayılı taşınmaz, dava dışı ... ... adına tapuda kayıtlı olduğu halde dava, "Hazine" davalı gösterilerek açılmıştır. Hal böyle olunca; mahkemece davanın pasif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle usulden reddi gerekirken, esasa girilerek ret kararı verilmesi isabetsiz ise de davanın reddedilmiş olması sonuç itibari ile doğru olduğundan hükmün, gerekçesi açıklandığı şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    ...- 112 ada ..., ... ve 133 ada 29 parsellere yönelik temyiz itirazlarına gelince davacı ..., çekişmeli taşınmazların, babası olduğunu iddia ettiği ... oğlu ... (...) adına kayıtlı bulunan eski tarihli tapu kaydı kapsamında bulunduğunu ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece, Kerem oğlu Hiso ile davacı arasında ırsi ilişki kurulamadığı gerekçesi ile davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Ne var ki; davacının dayandığı tapu kaydının dosyaya sunulması ya da tapu kayıt bilgilerinin bildirilmesi için süre verilmemiş, tapu kaydının dosyaya ibraz edilmesi ya da tapu kayıt bilgilerinin bildirilmesi halinde tüm tedavülleri ile birlikte getirtilerek mahallinde uygulanmamış, dayanak kayıt ile davacı arasındaki ırsi ya da akti ilişkinin her türlü delille kanıtlanmasının mümkün bulunduğu halde mahalli bilirkişi ve tanık dinlenilmeksizin hüküm kurulmuştur. Hal böyle olunca; mahkemece öncelikle davacıya dayandığı kaydı sunması ya da hangi tapu kaydına dayandığını bildirmesi için usulünce süre verilmeli, tapu kaydının sunulması ya da hangi kayıt olduğunun bildirilmesi halinde tüm tedavülleri ile birlikte getirilerek dosya arasına konulmalı, bundan sonra mahallinde keşif ve uygulama yapılarak dayanak kaydın kapsamı belirlenmeli, tapu kayıt maliki ile anılan kayda dayanan kişi arasındaki ırsi ilişkinin her türlü delille ispatının mümkün olduğu göz önünde bulundurulmalı, davacı tarafından kayıt sunulmadığı ya da süresi içinde hangi kayıt olduğu bildirilmediği takdirde ise mevcut delil durumuna göre karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan hususlar göz ardı edilerek yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 06.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.