Çocuğun basit cinsel istismarı iki kez - zincirleme şekilde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - tehdit - müstehcenlik - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/10133 Esas 2016/1930 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10133
Karar No: 2016/1930
Karar Tarihi: 29.02.2016

Çocuğun basit cinsel istismarı iki kez - zincirleme şekilde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - tehdit - müstehcenlik - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/10133 Esas 2016/1930 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve müstehcenlik suçlarından mahkûm edilirken, tehdit eylemi nedeniyle hüküm kurulmasına yer olmadığı belirtilmiştir. Katılan mağdurlar vekili tarafından yapılan temyiz istemi reddedilmiştir. Sanık müdafiinin temyiz istemi ise cezanın arttırılmaması ve adli para cezasının doğru tayin edilmemesi nedeniyle reddedilmemiştir. Yapılan tahlil ve takdiratlar sonucunda hükümler onanmıştır. İlgili kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43/2. ve 43/1. maddeleri
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 226/1-a. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 310. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı.
14. Ceza Dairesi         2015/10133 E.  ,  2016/1930 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Çocuğun basit cinsel istismarı (iki kez), zincirleme şekilde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit, müstehcenlik
    HÜKÜM : Sanığın çocuğun basit cinsel istismarı (iki kez), kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (iki kez), müstehcenlik suçlarından mahkûmiyetine, tehdit eylemi kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsuru kabul edilerek hüküm kurulmasına yer olmadığına

    İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılan mağdurlar vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Mahkemece yokluğunda verilip 16.10.2015 günü tebliğ edilen hükümleri katılan mağdurlar vekilinin 1412 sayılı CMUK"nın 310. maddesinin birinci fıkrasında öngörülen ve tebliğden başlayan bir haftalık kanuni süresinden sonra 30.10.2015 havale tarihli dilekçeyle temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Sanık müdafiin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    Sanığın üzerine atılı müstehcenlik suçunu birden fazla mağdura karşı tek fiille gerçekleştirmesi nedeniyle cezasında 5237 sayılı TCK"nın 43/2. maddesi delaletiyle aynı Kanunun 43/1. maddesi uyarınca arttırım yapılmaması ve uygulamaya göre de 5237 sayılı TCK"nın 226/1-a. maddesi uyarınca hapis cezasının yanında adli para cezası tayini gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, hükümlerden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
    Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin eleştiri dışında unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 29.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.