11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/5384 Karar No: 2017/3493 Karar Tarihi: 07.06.2017
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/5384 Esas 2017/3493 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/5384 E. , 2017/3493 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 26/12/2014 tarih ve 2014/768-2014/847 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili şirketin uluslararası taşıma yapan lojistik firma olduğunu, davalı borçlu firmanın ise halı imal eden bir firma olduğunu, davacının birçok ... dışı taşımasını yaptığını ve taşımalara ilişkin olarak da taşıma faturalarını düzenleyerek davalı şirkete verdiğini, bu taşımalardan kaynaklanan alacağın ödenmemesi üzerine icra takibine başlanıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve alacağın %40"dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davalının takip miktarı kadar borçlu olduğunu, davalı tarafın mallarını yurtdışına taşıyan davacının taşıma bedeli olarak takip miktarı kadar alacaklı olduğu, alacak miktarı tespitinin yargılama faaliyetini gerektirdiğini, bu nedenle icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulü ile takibe itirazın iptaline, takibin 117.766,21 TL asıl alacak ve fer"ileri üzerinden devamına, faiz ve icra inkar tazminatı talebi hakkında verilen karar kesinleştiğinden yeniden hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6.032,61 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 07/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.