16. Hukuk Dairesi 2015/4448 E. , 2017/1307 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ve komisyon kararları neticesinde Yeşildere Köyü çalışma alanında bulunan yüzölçümleri tutanaklarında yazılı 121 ada ..., ..., 122 ada ..., 126 ada ..., 130 ada ..., 55, 58, 144 ada ... parsel sayılı taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile ..., 119 ada 37 parsel aynı nedenle ... ... ve müşterekleri, 130 ada 31 parsel aynı nedenle ... ..., 144 ada ... parsel aynı nedenle ... adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ... ve müşterekleri, miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda çekişmeli taşınmazların tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
...- Davacının 144 ada ... parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece dava konusu olmaması nedeni ile davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş ise de taşınmaz dava dışı ... adına tespit edilmiş olduğuna ve tespit maliki dava dilekçesinde taraf olarak gösterilmediği ve davacı vekilince ........2014 tarihli celsede bu parsele ilişkin davadan vazgeçildiği bildirildiği halde mahkemece ... mirasçılarına gerekçeli karar tebliğ edildiğine göre; Mahkemece bu parsel açısından davacının davasının husumet nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup hükmün BOZULMASINA,
...- Davacının 119 ada 37, 121 ada ..., ..., 122 ada ..., 126 ada ..., 130 ada ..., 31, 55, 58, ve 144 ada ... parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece, dava konusu 121 ada ... sayılı parselin evvelde davalının amcası ... ... ait olduğunu, ... ..."nın taşınmazı ... ..."e sattığı, davalı ..."nın ise ... ..."ten satın aldığı, 1937 tarih 75 tahrir nolu vergi kaydının iki yön itibari ile buraya uyduğu vergi kaydında ... ... ve ... ... malik olarak gözüktüğü, 121 ada ... parsel sayılı taşınmazın evvelinin davacı ve davalıların ortak murisine ait olmadığı, 121 ada ... sayılı taşınmazın evvelinde ... ailesine ait olduğu davalı ..."nın ise burayı satım sözleşmesi ile aldığı, 119 ada 37 sayılı parselin evvelde davacı ve davalıların ortak murisi ... ..."ya ait olduğu ... ..."nun ise bu taşınmazı dört kızına verdiği kızlarının bu paylaştırmayı kabul ettiği, 144 ada ... sayılı parselin ise muris ... ..."ya ait olduğu ve murisin ... ailesi ile becayiş ettiği ... ailesinin daha sonra burayı davalı ..."ya sattığı, 122 ada ... ve 126 ada ... sayılı parselin evvelde davacı ve davalıların ortak murisi ... ..."ya ait olduğu, muris ... ..."nun taşınmazı nikahsız yaşadığı eşi ... ..."a 02.....1991 tarihli senet ile sattığı, 122 ada ... ve 126 ada ... sayılı taşınmazı 30 yıldır davalı ..."nın kullandığı, ... ..."ın ........2008 tarihli senet ile taşınmazı davacıya sattığı, 130 ada ... ve 130 ada 58 sayılı taşınmazın taksim sonucu davalı ..."ya isabet ettiği, 130 ada 31 sayılı taşınmaz ise taksim sonucu ..."ya isabet ettiği, davalının ise kardeşi Havva"ya anne ve babasına bakması karşılığında devrettiği, 130 ada 55 sayılı taşınmazın evvelde davalı ve davacıların ortak murisine ait iken murisin ... ..."ye satttığı yaklaşık ... yıl evvel taşınmazı davalı ..."nın ... ..."den satın aldığı gerekçeleri ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de davacı vekilince tanık bildirilmiş olmasına rağmen tek tanığı dışındaki tanıkları dinlenilmemiş, tanıklara tebligat çıkartılmamış, tek kişilik mahalli bilirkişi beyanı ve davalı tanıklarının beyanı ile yetinilmiş ve tek tespit bilirkişisi beyanı ile karar verilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için; öncelikle davacı ve davalı tarafın tanıklarına keşif gününü bildirir tebligat çıkartılmalı, bundan sonra mahallinde tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve tespit bilirkişileri huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrı ayrı dava konusu taşınmazların tespit tarihi itibariyle fiili kullanım durumu dikkate alınmak suretiyle kim veya kimler tarafından ne zamandan beri ne şekilde kullanıldığı hususunda olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında çelişki olması halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli, teknik bilirkişiye keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli rapor düzenlettirilmeli, yerel bilirkişi ve tanıkların beyanları bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edelere iadesine,
06.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.