Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3513
Karar No: 2017/5393
Karar Tarihi: 16.10.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/3513 Esas 2017/5393 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/3513 E.  ,  2017/5393 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : ALACAK, ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL

    Taraflar arasında birleştirilerek görülen alacak, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, davacı- davalı ... tarafından açılan alacak davasının kısmen kabulüne, davalı- davacı ... tarafından açılan ecrimisil davasının kısmen kabulüne el atmanın önlenmesi davasında, dava konusu taşınmazın tahliye edilmesi nedeniyle dava konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar davalı - davacı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Davacı- davalı ..., maliki olduğu 528 ada, 20 parselde kayıtlı taşınmazın ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2007/489 Esas, 2009/382 Karar Sayılı ilamı ile tapu kaydının iptali ile ... adına tapuya tesciline karar verildiğini ve tapuda intikalin yapıldığını, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/72 D. İş sayılı dosyası ile, taşınmazda yaptığı faydalı masrafların toplam değerinin 35.765,00 TL olduğunun belirlendiğini ileri sürerek bu bedelin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalı- davacı ..."den tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Birleştirilen 2012/223 Esas. 2012/285 Karar sayılı davada. davacı ..., asıl dava gider avansı yatırılmadığından HMK"nun 114/g ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddedildiğinden, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000TL zorunlu ve faydalı masraflar bedelinin yasal faiziyle birlikte davalı ..."den tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ..., kesinleşen mahkeme kararı ile 528 ada, 20 parselde kayıtlı taşınmazın adına tapuya tesciline karar verildiğini, davacı talebinde, önceden var olan zeytinlerin bedelinin de dava konusu edildiğini, davacı tarafından yapılan ev, depo ve kuyu bedeli 21.626,00 TL bedeli ödemeyi kabul ettiğini belirtmiş, karşı davasında; davacı- davalı ..."in 1988 yılından itibaren kullandığı taşınmazı kesinleşen karara rağmen kullanmaya devam ettiğini, taşınmaz da ziraat yaparak elde ettiği ürünlerden faydalandığını belirterek dava tarihinden itibaren geriye dönük 5 yıllık ecrimisil bedeli olan 5.000,00 TL’nin karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Birleştirilen 2011/152Esas. 2011/229Karar sayılı davada, davacı ..., 06.04.2011 tarihli dava dilekçesiyle, ... 14. Noterliğinin 31.08.2010 tarihli ihtarnamesinin 17.09.2010 tarihinde tebliğine rağmen davalının taşınmazı kullanmaya devam ettiğini davalı ...’ün 528 ada, 20 parsel sayılı taşınmaza elatmasının önlenmesine ve dava tarihinden 27.08.2010 tarihine kadar 1.000 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, ..."ün açtığı, asıl dava, gider avansı yatırılmadığından HMK"nun 114/g ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddedilen dava ve birleştirilen 2012/223 Esas no’lu dava bakımından, davanın kısmen kabulüyle, 21.787,00 TL’nin alacak ve 11.393,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyen faiziyle ...’den alınmasına, birleştirilen ... davasında, çekişme konusu taşınmazın yargılama sırasında tahliye edilmesi nedeniyle dava konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 1.000 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar davacı-davalı ... tarafından temyiz edilmiştir..
    Toplanan deliller ve dosya içeriğinden, ..."ün maliki olduğu 528 ada, 20 parsel sayılı taşınmazın muris tarafından muvazaalı temliği nedeniyle ... tarafından açılan, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/489 Esas. 2009/382 Karar. sayılı ilamı ile ... adına kayıtlı tapunun iptali ile ... adına tesciline ilişkin kararın 15/04/2010 tarihinde kesinleşerek, 24.09.2010 tarihinde Seyyide adına tescil edildiği, ... tarafından keşide edilen ... 14. Noterliğinin 31.08.2010 tarihli ihtarnamesiyle, tebliğden itibaren 7 gün içerisinde boş olarak taşınmazın teslimi, daha önce istenen 5 yıllık ecrimisile ilavaten ecrimisil talep edileceğinin ..."e 17.09.2010 tarihinde tebliğ edildiği, taşınmazda bulunan ağaçların yaşları itibariyle ..."e temlikten önce dikildiği, dava konusu ev, kuyu ve ruhsatlı zirai deponun ... tarafından inşa edildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olayda, asıl davanın usulden reddine karar verilerek kesinleştiği, birleştirilen alacak davasının ise, fazla haklar saklı tutularak 10.000,00 TL alacağın tahsili istemiyle açıldığı, muvazaalı temlik nedeniyle ... kötü niyeli olduğu bu nedenlede taşınmazdaki muhtesatların enaz levazım (enkaz) bedelinin hüküm altına alınması gerektiği yönündeki davalı itirazı değerlendirilmeden ve ıslahla dava değeri artırılmadığı halde talep aşılarak, mahkemece, 21.787,00 TL ve 11.393,00TL olmak üzere toplam 33.180,00TL alacağın davalı ..."den tahsiline karar verilmesi doğru değildir. Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazı yerindedir.
    Davacı ..."nin karşı dava ve birleştirilen davadaki ecrimisil taleblerine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK"nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı)
    Hemen belirtelim ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere ve HMK"nın 266 vd. maddelerine uygun olmalıdır.
    Bu nedenle, özellikle tarım arazilerinin haksız kullanımı nedeniyle ürün esasına göre talep varsa, bu konudaki resmi veriler, taşınmazın bulunduğu bölgede ekilen tarım ürünlerinin neler olduğu tarım il veya ilçe müdürlüğünden sorulmalı, ekildiği bildirilen ürünlerin ecrimisil talep edilen yıllara göre birim fiyatları ve dekara verim değerleri, hal müdürlüğünden ilgili dönem için getirtilmeli, bölgede münavebeli ekim yapılıp yapılmadığı, taşınmazın nadasa bırakılıp bırakılmadığı tespit edilmelidir.
    Davacı ... karşı davasında, davalı ..."in taşınmazda ziraat yaparak elde ettiği ürünlerden ve muhtesatlardan haksız olarak yararlandığını ileri sürerek dava tarihinden geriye doğru 5 yıl için 5.000,00TL ecrimisil, birleştirilen davada ise, dava (06.04.2011) tarihinden 27.08.2010 tarihine kadar 1.000,00 TL ecrimisilin tahsilini istemiş, iki ayrı dönem için ecrimisil talebinde bulunulduğu halde sadece karşı davada talep edilen dönem için değerlendirme yapılmıştır.
    Öte yandan, mahkemece hükme esas alınan zirai bilirkişi raporunda, bilgi ve belgeye dayanmadan tarım arazisinin kira bedeli belirlenerek ecrimisil hesabı yapıldığı, oysa davacının taşınmazda ziraat yapıldığı ve üründen gelir elde edildiğini belirterek ecrimisil talep ettiği, keşfende taşınmazın tarla olarak kullanıldığı saptanmıştır.
    Hal böyle olunca, muvazalı işlemler başından itibaren hüküm doğurmayan işlemler olup, bu tür işlemlerin tarafı olanların iyiniyetinden söz edilemeyeceğinden, taşınmazda yeniden keşif yapılarak, dava konusu muhtesatların enaz levazım bedelinin tespiti, tarla olarak kullanılan kısım yönünden ekildiği bildirilen ürünlerin ecrimisil talep edilen yıllara ait münavebe verileri getirtilerek net gelir metoduna göre ecrimisilin hesaplanması ve yukarıdaki ilkeler çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılması gerekirken yetersiz bilirkişi raporu ile ve alacak yönünden talep aşılarak hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
    Davalı ...’in temyiz itirazı bu yönüyle yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi