22. Hukuk Dairesi 2015/34604 E. , 2018/15231 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait iş yerinde 01/01/2009 tarihinde davalı tarafından iş akdinin haksız olarak feshedildiği 31/03/2014 tarihine kadar aralıksız olarak çalıştığını ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz
Karar, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacakları bakımından reddedilen miktarın hakimce uygulanan takdiri indirime dayanması halinde, reddedilen kısım üzerinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi Daire uygulaması ile benimsenmiş olup, Mahkemece bu yön gözetilmeksizin davalı lehine hakkaniyet indirimi uyarınca reddedilen miktar nedeniyle vekalet ücreti takdir edilmesi hatalıdır.
Somut olayda; dosyadan alınan ilk bilirkişi inceleme raporunda fazla çalışma ücreti 38.660,05 TL olarak hesap edilmiş ve davacı tarafça bu tutara göre dava ıslah edilmiştir. Ancak, Mahkemece itirazlar üzerine ikinci defa alınan 14/08/2015 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen 23.311,51 TL üzerinden %50 oranında hakkaniyet indirimi uygulanarak hüküm kurulmuştur. Ancak, davacının fazla çalışma ücret alacağından toplam talep tutarı 38.660,05 TL olmakla, hükme baz alınan 23.311,51 TL ile arasındaki farka karşılık 15.358,54 TL"nin reddedilen tutar olduğu ve dosyada diğer alacak kalemlerinden reddedilen tutarın ise 2,78 TL olduğu dikkate alınarak, davalı lehine toplam reddedilen 15.361,32 TL üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekteyken, hakkaniyet indirimi tutarının da reddedilen tutara dahil olduğu değerlendirilerek hüküm verilmesi olması hatalı bulunup, bozmayı gerektirmiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Sonuç:
Hüküm fıkrasının 7. bendinde yer alan; ""7-) Reddedilen 27.007,08.-TL bakımından kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"nin 13/1 ve 13/2 maddesi gereğince hesaplanan ve takdir edilen 3.240,85.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,"" ibaresinin çıkartılarak, yerine;
""7-) Reddedilen 15.361,32-TL-TL bakımından kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"nin 13/1 ve 13/2 maddesi gereğince hesaplanan ve takdir edilen 1.843,35-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,"" rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin davalıya yükletilmesine, 19/06/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.