Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2018/3309 Esas 2020/262 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3309
Karar No: 2020/262
Karar Tarihi: 14.01.2020

Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2018/3309 Esas 2020/262 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın, farklı zamanlarda gerçekleştirdiği telefon ile arama ve mesaj gönderme şeklindeki eylemleri nedeniyle kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan mahkum edildiği ancak zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşulları bulunmadığı için aynı Kanun'un 43/1. maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği belirtilerek, sanık hakkında daha önce benzer eylemler nedeniyle verilen birleştirme kararının dikkate alınmaması nedeniyle hüküm bozuldu. Kararda, TCK'nın 123. maddesinde yer alan kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu ve aynı Kanun'un 43/1. maddesi detaylı bir şekilde açıklanmadı.
18. Ceza Dairesi         2018/3309 E.  ,  2020/262 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Sanığın, katılana yönelik farklı zamanlarda gerçekleştirdiği, telefon ile arama, mesaj gönderme şeklindeki eylemlerinin, TCK"nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun "ısrar" öğesini oluşturması karşısında, zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunmadığı gözetilmeden, aynı Kanun"un 43/1. maddesinin uygulanması,
    2- Sanık hakkında Babaeski Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/865 esas ve 2014/565 karar sayılı dosyasında aynı eylemlerle ile ilgili olarak birleştirme kararı verilmiş olduğunun anlaşılması karşısında, aralarındaki fiili ve hukuki irtibat nedeniyle birlikte değerlendirilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.