Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe karşı borçlunun, alacaklı tarafından, kredinin veya hesabın kat edildiğine ilişkin belgenin takip talebine eklenmediği ve icra emri ile birlikte kendisine gönderilmediğini ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun başvurusu bu hali ile İİK.nun 150/ı maddesinde belirtilen koşulun gerçekleşmediği nedenine dayalı İİK. nun 16.maddesine dayalı şikayettir.
İİK. nun 16/1. maddesi uyarınca, icra müdürlüğünce yapılan işlemlere karşı, tarafların şikayetlerini öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük yasal süre içinde icra mahkemesine yapmaları gerekir. Borçlunun şikayeti de İİK. nun 16/1.maddesi kapsamında olup, 7 günlük süreye tabidir. Bir diğer anlatımla İİK nun 16/2 maddesinde düzenlenen süresiz şikayet nedenleri mevcut değildir.
Somut olayda, alacaklının 15.04.2010 tarihinde takibe başladığı, icra emrinin ipotek veren şikayetçi borçluya 26.04.2010 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yedi günlük yasal süreden sonra 15.07.2010 tarihinde icra mahkemesine başvurarak,  şikayette bulunduğu görülmektedir.
O halde, mahkemece, şikayetin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının  temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09/06/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.