14. Ceza Dairesi Esas No: 2015/8188 Karar No: 2016/1892 Karar Tarihi: 29.02.2016
Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/8188 Esas 2016/1892 Karar Sayılı İlamı
14. Ceza Dairesi 2015/8188 E. , 2016/1892 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı HÜKÜM : Nitelikli cinsel saldırı suçundan mahkûmiyet
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosyada mevcut .....Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinin 12.04.2011 tarihli raporunda, mağdurenin maruz kaldığı cinsel saldırı nedeniyle ruh bakımından kendini savunamaz olduğunun belirtilmesi, ..... Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin 07.03.2013 tarihli raporunda, mağdurede hafif derecede zeka geriliği bulunduğu, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olduğu, maruz kaldığı eylemin hukuki anlam ve sonuçlarını kısmen algılayabileceği, bu eylemle ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin kısmen etkilenmiş olduğu, kişide mevcut olan zeka geriliğinin hekim olmayanlarca da anlaşılabileceğinin belirtilmesi, ..... Tıp Fakültesi Hastanesinin 07.02.2012 tarihli raporunda, mağdurenin maruz kaldığı cinsel saldırı için Hafif Düzeyde Zeka Geriliğinden dolayı kendisini savunamayacağı belirtildiği halde, hükümde değerlendirme konusu yapılmayan ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin 10.10.2012 tarih ve 963/100470 sayılı raporunda ise mağdurenin ruhen kendini savunabilecek durumda olduğu, hafif derecede mental retardasyon durumunun iddia edilen suçun tarihi olan 14.09.2011 tarihinin öncesinde de bulunduğu, ancak, hekim olmayan kişilerce anlaşılamayacağının belirtilmesi karşısında; mağdurenin dosya ile birlikte Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek içinde psikiyatri uzmanıda bulunan bir heyet tarafından suç tarihi itibariyle akıl hastalığı veya akıl zayıflığı olup olmadığı, kendisine karşı işlenen eylemin ahlaki kötülüğünü idrak edip edemeyeceği, fiile karşı mukavemete muktedir olup olmadığı ve akıl hastalığı veya zayıflığı var ise, bu durumun beden veya ruh bakımından kendisini savunmasına mani olacak mahiyet ve derecede bulunup bulunmadığı, akıl hastalığı veya zayıflığının hekim olmayanlar ile tanıyanlarca anlaşılıp anlaşılamayacağı hususlarında rapor alındıktan sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Hükümden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, Kabule göre de; Sanık hakkında TCK"nın 102/2, 3-a. maddesi uyarınca belirlenen 10 yıl 6 ay hapis cezasında aynı Kanunun 43. maddesi ile arttırım yapılırken sonuç cezanın 12 yıl 13 ay 15 gün yerine 13 yıl 1 ay 15 gün olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.