16. Hukuk Dairesi 2017/242 E. , 2017/1276 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "tarafların tanık ve delillerini bildirmeleri için kendilerine süre ve imkan tanınması, yerel bilirkişi ve tanıkların HMK"nın 243 ve 244. maddeleri gereğince uyuşmazlığın taşınmazlara ilişkin bulunması nedeniyle keşif yerinde dinlenilmesi, beyanlar arasında çelişki bulunduğu takdirde HMK"nın 261. maddesi gereğince yüzleştirilmek sureti ile aykırılığın giderilmesi, 312 sayılı parsele komşu 261, 311 ve 310 parseller ile aynı ada 120 sayılı parsele komşu 314, 261 ve 260 sayılı parsellere ait kadastro tutanak ve ekleriyle bu parsellere revizyon gören tapu ve vergi kayıtlarının bulundukları yerlerden getirtilerek dosya arasına konulması, teknik, yerel bilirkişi ve tanıklar aracılığıyla keşifte zemine uygulanması, komşu kayıt ve belgelerin taşınmazlar yönünü ne gösterdikleri üzerinde durulması, teknik bilirkişiye krokisinde işaret ettirilmesi, davacının senetsizden kazandığı kuru-sulu toprak miktarının belirlenmesi bakımından Tapu Müdürlüğünden gelen ....06.2010 tarih 101.03/518 sayılı yazının bir fotokopisi eklenerek listede yazılı ada ve parsellere ait tüm kayıt maliklerini ve intikalleri gösterir biçimde tapu kayıtlarıyla kadastro tutanaklarının Tapu Müdürlüğünden getirtilerek 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun .... maddesinde yazılı miktar sınırlandırılmalarının göz önünde bulundurulması, aynı maddenin .... fıkrası gereğince zilyetliğin maddi olaylardan olup yerel bilirkişi ve tanık dahil her türlü delille kanıtlanmasının mümkün olduğunun gözetilmesi, dava konusu 153 ada 120 sayılı parselin ham toprak niteliği ile tespit edildiği gözetilerek bu konuda uzman bilirkişi ziraat mühendisinin dinlenilmesi, kültür arazisi niteliğinde bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulması, teknik ve zirai bilirkişilerden gerekçeli, denetime açık rapor istenilmesi, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun .../.... maddesinde taşınmaz üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise; bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın veya kütüğün beyanlar hanesinde gösterileceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda da çekişmeli 153 ada 312 parsel sayılı taşınmaz başında yapılan keşifte alınan beyanlardan taşınmaz üzerinde bir evin bulunduğu ve bu evin kadastro tespitinden önce davacı tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; mahkemece çekişmeli taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat niteliğindeki evin davacıya ait olduğu hususunda karar verilmesi ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun .../.... maddesi gereği tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesine dair hüküm tesis edilmesi gerekirken, bu durumun göz ardı edilmesi ve ayrıca keşifte belirlenen değer üzerinden eksik harç tamamlatılmadığına göre, davalı Hazine lehine dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden vekalet ücreti belirlenmesi gerekirken, keşifte belirlenen değer üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine,
02.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.