11. Hukuk Dairesi 2016/5458 E. , 2017/3457 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 08/09/2015 tarih ve 2014/1452-2015/481 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 424.390 Dolar birikimini ... ... Şubesi"ne 03.12.1999 tarihinde yatırdığını, paranın 324.000 Doları ile ilgili olarak ... 14. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2009/847 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, davanın kabul edilerek kararın kesinleştiğini, huzurdaki davanın bakiye alacak olan açıldığını ileri sürerek 100.000 Doların 03.12.1999 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun"un 4/a maddesine göre faiz yürütülerek tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... A.Ş. vekili; zamanaşımı ve hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacının havale yaptığı Off-Shore Bankası"nın ayrı tüzel kişiliği bulunduğunu, davanın husumetten reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davanın nisbi harca tabi olduğu halde verilen kesin sürede harcın tamamlanmadığı gerekçesiyle davanın HMK"nın 115. maddesi gereğince reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, off shore hesaba yatırılan paranın istirdadı istemine ilişkindir. Dava tarihi olan 25.11.2014 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade edeceği, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiş, aynı kanunun 73/1 maddesinde de;
tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakmaya tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hüküm altına alınmıştır. Buna göre, mahkemece, tüketici konumundaki davacı tarafından açılan işbu davada tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK 115/2 maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın res"en BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 07/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.