13. Ceza Dairesi Esas No: 2019/8777 Karar No: 2020/318 Karar Tarihi: 08.01.2020
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/8777 Esas 2020/318 Karar Sayılı İlamı
13. Ceza Dairesi 2019/8777 E. , 2020/318 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I)Sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; her ne kadar hükümde zararın kovuşturma başladıktan sonra, hüküm verilmezden önce tamamen karşıladığı belirtilmiş ise de, hükmün gerekçe kısmında zararın soruşturma aşamasında karşılanmış olduğu belirtilip, indirim oranı doğru olarak uygulandığından bu husus yerinde düzeltilebilir maddi yazım hatası olarak görülmüştür. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; sanık ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II)Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Dosya arasında bulunan olay yeri inceleme raporu ve sanığın beyanlarında suça konu eve, salon PVC penceresinin zorlanarak açlıp girilmiş olduğunun anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki bu hususta bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın sorgu hakimliğinde ve yargılama aşamasında mağdurun zararını ailaesinin karşıladığını savunması, mağdurun da 13.10.2015 ve 20.10.2015 tarihli dilekçeleri ile de zararının ödendiğini beyan etmiş olması karşısında mağdurdan zararının mala zarar verme suçu bakımından da giderilip giderilmediği sorularak sonucuna göre sanık hakkında 168/1. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 08.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.