8. Hukuk Dairesi 2009/6521 E. , 2010/1004 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil
... ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Asliye Hukuk Hâkimliğinden verilen 30.04.2009 gün ve 906/322 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ... vekili tarafından Hazine aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasının mahkemece yapılan yargılama sonunda kısmen kabul kısmen reddi ile Kalealtı mahallesi 234 ada 25, 233 ada 2 parseller yönünden feragat, 308 ada 25 parsel yönünden sübut bulmaması sebebiyle reddine, ...mahallesi 188 ada 52, Kalealtı mahallesi 234 ada 27, 233 ada 1,3,4 parseller yönünden kabulüne, davalı Hazine adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, kabul edilen parseller yönünden davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre ...mahallesi 188 ada 52 ve 234 ada 27 parsellere yönelik davalı Hazine vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun görülen bu parsellerle ilgili hüküm bölümünün ONANMASINA,
Kalealtı mahallesi 233 ada 1,3 ve 4 parsellerle ilgili temyiz itirazlarına gelince ; Toprak tevzi çalışmaları sırasında dava konusu kadastronun 233 ada 1 parselinin 286; 233 ada 3 ve 4 parsellerinin ise 284 komisyon parsel numaraları ile Hazine adına tapuya tescil edildikleri, davacı ... tarafından 286 numaralı komisyon parseliyle ilgili Hazine tapusunun iptaline yönelik 17.7.2002 tarihinde ... Asliye Hukuk Mahkemesine açılan davada mahkemece kabul kararı verilmiş ise de kararın Hazine vekili tarafından temyizi sonunda Yargıtay 8.Hukuk Dairesinin 2006/1654 esas 2006/1997 karar sayılı ilamı ile, ziraat mühendisi bilirkişinin 17.6.2003 tarihli raporunda; taşınmazın mera özelliği taşıdığı ve bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerektiği açıklanarak bozulduğu, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda 23.5.2006 tarih 2006/290 esas 2006/349 karar sayılı hükümle davacının davasının reddine karar verildiği ve hükmün 13.9.2006 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.Komisyon ve kadastro paftasına göre dava konusu taşınmazların güneyinde eylemli olarak komisyonun 283, kadastronun 233 ada 31 numaralı mera parseli bulunmaktadır. Bozmaya esas teşkil eden ziraat mühendisi bilirkişinin 17.6.2003 tarihli raporunda 286 numaralı komisyon parseli ve bu taşınmaza sınır olan parsellerde mera bitkilerinin bulunduğu,taşınmazın kendine sınır teşkil eden mera vasfındaki parsellerle bütünlük arzettiği ve mera vasfı taşıdığı açıklanmıştır. Az yukarıda açıklanan ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/290 esas 2006/349 karar sayılı dosyası ile temyize konu iş bu dosyadaki taraflar, hukuki sebep ve dava konusu aynı olup kesinleşen karar görülmekte olan dosyadaki komisyonun 236,kadastronun 233 ada 1 parseli bakımından HUMK’nun 237.maddesi gereğince kesin hüküm niteliğindedir. Kesin hüküm olumsuz dava koşulu olup, belirlenmesi halinde uyuşmazlığın esasına girilmeksizin davanın öncelikle bu sebepten reddine karar verilmesi gerekmektedir. Komisyonun 284, kadastronun 233 ada 3 ve 4 parselleri bakımından ise dava konusu parseller kesinleşen dosyada dava konusu olmadıklarından kesinleşen karar görülmekte olan dosyada kesin hüküm teşkil etmemekle birlikte 17.6.2003 tarihli bilirkişi raporundaki açıklamalar ve taşınmazların güneyinde de eylemli mera bulunması karşısında taşınmazların niteliği bakımından güçlü delil niteliğinde olduğunun kabulü gerekir. Bu açıklamalar karşısında mahkemece 233 ada 1 parsel yönünden kesin hüküm, aynı ada 3 ve 4 parseller yönünden güçlü delil sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken az yukarıda esas ve karar numarası yazılı kesinleşen dava dosyası dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları 233 ada 1,3 ve 4 parseller bakımından yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan bu parsellerle ilgili hüküm bölümünün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 15.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.