11. Hukuk Dairesi 2016/612 E. , 2017/3451 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 15/09/2015 tarih ve 2013/97-2015/1114 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 21,242 TL"nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin sigorta acentesi olduğunu, davalının birden fazla aracına Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası ile Ticari Kasko Sigortası yaptırdığını, fakat sigorta pirimlerini ödemediğini, müvekkilinin ... 4. İcra Müdürlüğü"nün 2009/1621 esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalının bu takibe itiraz etmesi üzerine, takibin durduğunu beyanla itirazın iptaline ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin borcu olmadığını, tüm poliçe bedellerinin ödendiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece Dairemiz bozma ilamı, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının düzenlenen poliçelerden toplam 78.305,24 TL prim alacağına hak kazandığı, 56.552,61 TL davalıdan tahsil edildiğinin davacı kabulünde olduğu, ihtilaflı bakiyenin 21.752,63 TL olduğu, davacı vekili 04.05.2010 tarihli duruşmada 16.000,00 TL bedelli müşteri senedi alındığı, ancak senet bedeli ödenmediği için iade edildiğini beyan ettiği, fakat senedin ödenmediği için davalı tarafa iade edildiği hususunun davacı tarafından ispat edilmesi gerektiği, davacı tarafın senedin ödenmediği için iade edildiği hususunda her hangi bir delil göstermediği, bu durumda senet bedeli olan 16.000,00 TL"nin davacı tarafından tahsil edildiğinin kabulünün gerektiği, davalıya ait kredi kartından toplam 12.000,00 TL tahsilat yapıldığı, bu tahsilatın davacı tarafından sadece 6.000,00 TL"lik kısmının 2008 yılı öncesine ilişkin olduğunun kabul edildiği, kalan kısmın davacı tarafın reddedildiği, fakat banka kayıtlarına göre 12.000,00 TL tahsilatın sabit olduğu, bu nedenle kalan kısmın 2008 yılına ilişkin olduğu, bu tahsilatlar toplamı dikkate alındığında davacının tüm prim alacağını tahsil ettiği, bakiye alacağının kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, sigorta poliçe prim alacağının tahsiline yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı beyanına göre bakiye prim alacağı 21.752,63 TL olup, duruşmada 16.000,00 TL bedelli senedi aldığını, ödenmeyince iade ettiğini beyan etmiş ise de senedin iadesi ödendiğine karine teşkil ettiği ve bunun aksinin de usulüne uygun ispat edilemediğinden davacının talep ve dava konusu ettiği alacak miktarından 5.752,63 TL"nin kaldığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporlarında 12.000,00 TL kredi kartı ödemesi olduğu belirtildiği, ancak ödemelerin 2007 yılına ait olduğu banka ve sigorta şirketi cevapları ile anlaşıldığına göre 2008 yılı prim alacağı 5.752,63 TL hükmedilmesi gerekirken; 12.000,00 TL kredi kartı ödemesinin 6.000,00 TL"sinin dava konusu 2008 yılı primlerine ait olduğunun kabulü ile itirazın iptali davasının bu miktar yönünden dahi reddi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bente açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 06/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.