Davacı G.. B.. vdl vekili Avukat D.. Ç.. tarafından, davalı M.. B.. vd aleyhine 25/05/2006 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; M.. B.. açısından reddine İ.. A.. açısından kabulüne dair verilen 25/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kasten adam öldürme nedeniyle manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davalılardan İ.. A.."a karşı açılan davanın kabulüne, davalılardan M.. B.."na karşı açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından Milli Savunma Bakanlı"ğı hakkında verilen karar açısından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili, askerlik görevini yapan davalı İ.. A.."ın birliğinden firar edip, maktül C.. B.."in yerleşim yerine gelerek, askeri tüfekle C.. B.."i vurarak öldürdüğünü belirtip manevi tazminat talep etmiştir. Davalılardan M.. B.., er İ.. A.."ın vatani görevini yaparken firar ettiğini, kendisine zimmetlenen askeri tüfeği ve mermileri de yanında götürdüğünü, firari olduğundan askerlik süresinin kesildiğini bu sebeple asker sayılmayan kişinin işlediği eylemden bakanlığın sorumlu olmayacağını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme, davalı İ.. A.."a karşı açılan davayı kabul etmiş; davalı M.. B.."na karşı açılan davayı ise, firar süresinin askerlikten sayılmayacağını ve İ.. A.."ın suçu askerken işlediğinin kabul edilemeyeceğini belirterek pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar vermiştir. Davalı M.. B.. bir kamu tüzel kişiliği olup; kural olarak, işlem ve eylemleri kamusal nitelik taşır. Somut olayda, asker bir kişinin askeri tüfekle adam öldürdüğü ileri sürülmüştür. Görevin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesi hizmet kusuru niteliğindedir. İdare’nin hizmet kusurundan doğan zararlardan dolayı; İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince İdare’ye karşı idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Görev sorunu, açıkça veya hiç ileri sürülmese de kendiliğinden (re’sen) dikkate alınır. Mahkemece, davalılardan M.. B.."na karşı açılan davada yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi yerine pasif husumet yokluğundan ret kararı verilmesi usul ve yasaya mutlak aykırılık oluşturmaktır. Karar açıklanan nedenle yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre davacıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.