12. Ceza Dairesi 2019/89 E. , 2019/11993 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Tazminat
Hüküm : Görevsizlik
Davacının açmış olduğu davaya ilişkin idari yargı mercinin görevli olduğundan mahkemenin görevsizliğine dair hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre mahalli Cumhuriyet savcısının tüm, davacı vekilinin, ağır ceza mahkemesinin görevli olduğuna ve yerinde görülmeyen sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5271 sayılı CMK"nın koruma tedbirleri nedeniyle tazminat istemini düzenleyen 141. maddesinde tazminat istenebilecek hallerin tahdidi olarak sayıldığı ve sayılan tüm hallerin de suç soruşturması veya kovuşturması sırasında gerçekleşmiş olması şartının arandığı, bu kapsamda davacıya ait iki adet cep telefonu hattının sahte isimler gösterilerek hukuka aykırı olarak dinlendiği gerekçesiyle tazminat talebinde bulunulmuş ise de, dosya içeriğine göre, davacı hakkında Milli İstihbarat Teşkilatı İstanbul Bölge Başkanlığı"nın talebi üzerine 5397 sayılı Kanunla değişik 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Millî İstihbarat Teşkilatı Kanunu"nun 6. maddesinde düzenlenen istihbari dinleme yapıldığı, davacı hakkında herhangi bir suç soruşturması veya kovuşturması bulunmadığı ve 5271 sayılı CMK’da düzenlenen bir koruma tedbiri de uygulanmadığı, dolayısıyla aynı Kanunun 141. maddesinde sayılan tazminat istenebilecek hallerin bulunmadığı, davacının idari yargı mercilerinde tazminat isteminde bulunabileceği dikkate alınarak, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün 1. fıkrasının içeriği hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine ""5271 sayılı CMK"nın koruma tedbirleri nedeniyle tazminat istemini düzenleyen 141. maddesinde tazminat istenebilecek hallerin tahdidi olarak sayıldığı ve sayılan tüm hallerin de suç soruşturması veya kovuşturması sırasında gerçekleşmiş olması şartının arandığı, bu kapsamda davacıya ait iki adet cep telefonu hattının sahte isimler gösterilerek hukuka aykırı olarak dinlendiği gerekçesiyle tazminat talebinde bulunulmuş ise de, dosya içeriğine göre, davacı hakkında Milli İstihbarat Teşkilatı İstanbul Bölge Başkanlığı"nın talebi üzerine 5397 sayılı Kanunla değişik 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Millî İstihbarat Teşkilatı Kanunu"nun 6. maddesinde düzenlenen istihbari dinleme yapıldığı, davacı hakkında herhangi bir suç soruşturması veya kovuşturması bulunmadığı ve 5271 sayılı CMK’da düzenlenen bir koruma tedbiri de uygulanmadığı, dolayısıyla aynı Kanunun 141. maddesinde sayılan tazminat istenebilecek hallerin bulunmadığı, davacının idari yargı mercilerinde tazminat isteminde bulunabileceği anlaşılmakla, davanın görev yönünden reddine,"" cümlelerinin yazılması ve hükmün 2., 3. ve 4. fıkralarının tümüyle hüküm fıkrasından çıkarılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.