20. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/4440 Karar No: 2017/7376 Karar Tarihi: 05.10.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/4440 Esas 2017/7376 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2017/4440 E. , 2017/7376 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü K A R A R Davacılar vekili dava dilekçesinde; ... ili ... ilçesi ... mahallesi ... Sitesi A3-1 blokta bulunan 1 nolu bağımsız bölümün maliki olduklarını, kat malikleri kurulunun müvekkillerinin katılımı olmaksızın 31.08.2013 tarihinde yapılan toplantısında oy çokluğu ile alınan karara göre sitenin eksik kalan işlerinin bitirilmesi için tüm kat maliklerinden 3 parça haline toplam 700.000,00.-TL toplanmasına karar verildiği, bu karar nedeni ile müvekkilleri için 12,611,08-TL lik ekstra ödeme planı çıkartıldığını, yine toplantı tarihine kadar kapatılmayan avans borçları için geçmişe etkili olacak şekilde aylık % 5 gecikme tazminatı alınmasına karar verildiğini, fakat belirlenen meblağların ödenmesinden kat maliklerinin değil işleri yarım bırakan müteahhidin sorumlu olduğu, yapılan masrafların lüks masraflar olduğu, toplanan paraların yönetimce kendi bağımsız bölümleri için harcandığını belirterek 31.08.2013 tarihinde alınan dört ve altı numaralı kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, dava dilekçesinde belirtilen hususların kat malikleri kurulunda alınan kararların iptal sebebi olmadığı, yapılan işlerin faydalı olan işlerden değil zaruri işlerden olduğu, ana sözleşmeye ve projeye aykırı bir işlemin olmadığı, toplantının davet yönünden bir usulsüzlüğün tespit edilemediği, ikinci toplantıda salt çoğunluk ile alınan kararın ana sözleşmesinin 13. maddesine aykırı olmadığı, aylık %5 faiz uygulamasının kat mülkiyetindeki yasa hükmünden kaynaklandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerle, tapu kaydı ve yönetim planının incelenmesinden; davaya konu sitenin birden fazla parsel üzerinde kurulu olduğu ve Kat Mülkiyeti Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin 5711 sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Kanununun 66 ve devamı maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler uyarınca sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle uyuşmazlıkta Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin değil, genel hükümlerin uygulanması gerekmektedir. Buna göre görev hususu da genel hükümler uyarınca belirlenmelidir. Hukuki uyuşmazlıklarda asliye hukuk mahkemelerinin görevi asıl, sulh hukuk mahkemesinin görevi ise istisnadır. Özel bir kanun hükmü ile açıkça sulh hukuk mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler asliye hukuk mahkemesinde görülür. Bu nedenle mahkemece, genel hükümlere göre asıl görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinde bakılmak üzere dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, esas hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 05/10/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.