3. Hukuk Dairesi 2017/1543 E. , 2017/969 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının müvekkiline ait işyerinde kiracı olarak bulunduğunu, kiralanana ait kira bedellerinin ödenmemesi üzerine davalının müvekkiline ait iş yerinden tahliyesi ve kira alacağı için ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/505 esas sayılı dosyasında dava açıldığını, yapılan yargılama neticesinde davalının tahliyesine ve kira alacağının tahsiline ilişkin karar verildiğini, verilen karar sonucu taşınmazın tahliye edildiğini ancak davalının kiralananı tahliye ederken kiralanana ve demirbaşlarına zarar vererek terk ettiğini, bu zararı ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/6 D.iş sayılı dosyası ile 5485TL olarak hesap ettirdiklerini ve ... İcra Müdürlüğünden 2014/19 esas sayılı takip dosyasından ilamsız icra takibinde bulunduklarını, davalının da süresi içerisinde takibe ve borca itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacı tarafından yaptırılan tespitte bina içinde bulunan yer döşemesi için kullanılan halıser olarak adlandırılan döşeme malzemesinin, sıcak su şofbenlerinin, koltuk, sandalye, çamaşır makinası, bulaşık makinası gibi kullanılan eşyaların ve lambaların kendisine ait olduğunu, bu sebeple tahliye ederken de söküp götürdüğünü, taşınmazın önceki malikinin kendisi olduğunu, binanın 40-50 yıllık bir taşınmaz olduğunu, davacının taşınmazı satın aldığında da binanın bu durumda olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile takibin 996,00-TL asıl alacak üzerinden devamına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı vekilinin halıflekslerin faydalı imalat olmadığına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 Sayılı T.B.K.’nun 316.maddesi (818 sayılı eski B.K.’nun 256. maddesi) hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı kanunun 334. maddesi (818 sayılı BK"nun 266.maddesi) gereğince kiralananı sözleşme sonunda aldığı hali ile kiraya verene teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur.
Somut olayda; Taraflar arasında 28.09.2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin varlığı ve kiralanan taşınmazın 07.10.2013 tarihinde tahliye edildiği yine taşınmazın davacı tarafından davalıdan satın alındığı ve davalıya tekrar kiraya verildiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin 6. Maddesinde; kiracının kiraladığı şeyi ne halde buldu ise mal sahibine o halde ve adete göre teslim etmeye mecbur olduğu kararlaştırılmıştır. Davacı kiraya veren, 08.10.2013 tarihinde mahkeme aracılığıyla yaptırdığı tespitte taşınmazdaki mevcut hasarları tespit ettirmiş, tespit edilen 5.485,00 TL hasar bedelinin tahsili amacıyla 14.01.2014 tarihinde icra takibi başlatmıştır. Gerek tespit dosyasında gerekse yargılama sırasında alınan bilirkişi raporlarında, taşınmazda bulunan ve davalı tarafından sökülüp götürülmüş olduğu tespit edilen halıfleks kaplama bedelinin 3.100.00-TL olduğu ve taşınmazın mütemmim cüzü olup sökülüp götürülemeyeceği belirtilmiştir. Her ne kadar Mahkemece halıflekslerin taşınmazın mütemmim cüzü olduğu yönündeki tespit uygun bulunmayarak bu bedelin tahsili yönündeki talebin reddine karar verilmiş ise de; davalı tarafından sunulan 13.12.2010 tarihli faturalardan bahse konu yer döşemesinin taşınmazın eski maliki olan davalı tarafından yaptırılarak bu haliyle davacıya satılmış olduğu, kira sözleşmesinin imzalanmasından önce de taşınmazda mevcut olduğu anlaşılmakta olup. mahkemece halıflekslerin tespit edilen imalat bedelinden yıpranma payı düşülmek suretiyle bulunacak bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Birinci bentte belirtilen nedenle sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atlıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 08.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.