Esas No: 2021/316
Karar No: 2022/974
Karar Tarihi: 10.11.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/316 Esas 2022/974 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı şirket, müvekkili tarafından sipariş edilen ve Almanya'dan ithal edilip teslim edilen kablolarda oluşan çatlamaların döşeme esnasında bükülme çapına dikkat edilmemesinden kaynaklandığını iddia etti. Davacı ise kablonun ayıplı olmadığını ve imalat hatası bulunmadığını söyledi. Davacı, davalının icra takibine itiraz etti ve itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etti. Ancak, mahkeme davacının usulüne uygun takip başlatmadığına ve bu nedenle davanın reddedilmesi gerektiğine hükmetti. İİK'nın 67.maddesi gereğince açılan itirazın iptali davalarında, davalı hakkında usulüne uygun başlatılmış bir takibin varlığı dava şartıdır. Somut olayda, davacı alacaklının talebi İİK'nın 58/3.maddesine aykırıdır. Dolayısıyla, davacı tarafça usulüne uygun takip başlatılmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir. Davacı tarafın yargılama giderleri davacıya bırakılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- İİK'nın 67.maddesi: açılan itirazın iptali davalarında davalı hakkında
T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/316 Esas
KARAR NO:2022/974
DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:29/04/2021
KARAR TARİHİ:10/11/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin siparişi üzerine, müvekkili şirket tarafından Almanya'dan ithal edilip davalıya teslim edilen kablolarda, tesise döşendikten sonra bir takım çatlamaların olduğunun bildirildiğini, işin aciliyeti karşısında yeni kablonun istenilmesi üzerine gönderildiğini, hatalı olduğu iddia edilen kablolardan alınan numuneler üzerinde yapılan inceleme sonrasında, oluşan çatlamaların döşeme esnasında bükülme çapına dikkat edilmemesinden kaynaklı fazla bükülmesinden kaynaklandığının ve aşırı zorlandığı için çatlamaların/yırtıkların oluştuğunun tespit edildiğini, kablonun ayıplı olmadığını ve imalat hatası bulunmadığını, kullanıcı hatası olduğunu, bu durumun davalı tarafa bildirilmesine rağmen borcun ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla .... İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı dosyasından başlatılan takibe de itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından sipariş edilen dava konusu kablonun hatalı olduğunun davacı tarafça kabul edilerek yerine yenisinin gönderildiğini, yeni alınan kabloların aynı projeye uygulandığını ancak, herhangi bir sorun yaşanmadığını, ilk gönderilen kabloların hatalı olduğunu, bu nedenle kabul edilmediğini, yapılan testler sonucunda kabloların hatalı olduğunun tespit edileceğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuş, davacının kötüniyet tazminatına mahkumiyetini talep etmiştir.
Takibin başlatıldığı, .... İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; davacı tarafça davalı borçlu hakkında cari hesap alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın hükümden düşülmesine yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; davacı tarafça davalıya satışı yapılan kablo bedellerinin tahsili amacıyla davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK'nun 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere, İİK'nın 67.maddesi gereğince açılan itirazın iptali davalarında davalı hakkında usulüne uygun başlatılmış bir takibin varlığı bu davalara özgü bir dava şartı olup, borçlu hakkında usulüne uygun takip başlatılmamış ise itirazın iptali davası dinlenemez.
HMK'nın 115.md gereğince dava şartlarının bulunup bulunmadığı yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılır ve noksanlığın belirlenmesi halinde davanın usulden reddine karar verilir.
Diğer yandan, takip tarihi itibariyle olaya uygulanması gereken İİK'nın 4949 sayılı Kanun ile değişik 58/3.maddesinde, alacaklı yabancı para alacağının hangi tarihteki Türk Lirası karşılığını istediğini belirtmesi gerektiği;
818 sayılı BK'nın 83.maddesinde ise, yabancı para alacağının vade veya fiili ödeme günündeki Türk Lirası karşılığını isteyebileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda alacaklı davacı taraf, takip talebinde taraflar arasındaki ticari satıma konu 67.850,02 EURO yabancı para alacağının aynen tahsili amacı ile icra takibi başlatmıştır. Davacı alacaklının bu talebi, yukarıda açıklandığı üzere İİK'nın 58/3.maddesine aykırıdır. Dolayısıyla, davacı alacaklı tarafça usulüne uygun takip başlatılmadığı anlaşılmakta olup, açıklanan nedenlerle davalı hakkında başlatılmış usulüne uygun takip bulunmadığından davanın usulden reddine; davanın usulden reddi nedeniyle koşulları oluşmadığından davalı tarafın tazminat isteminin de reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davalı takip borçlusu hakkında usulüne uygun başlatılmış bir takip bulunmadığından dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine,
2-Davanın usulden reddedilmiş olması dikkate alınarak koşulları oluşmadığından davalı tarafın tazminat isteminin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, başlangıçta yatırılan 8.487,39 TL peşin harçdan mahsubu ile bakiye 8.406,69 TL'nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 10/11/2022
Başkan ...
e-imzalı
Üye ...
e-imzalı
Üye ...
e-imzalı
Katip ...
e-imzalı