18. Hukuk Dairesi 2015/10766 E. , 2015/18900 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, ... İlçesi ... Köyü 1221 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak müdahalenin önlenmesi ve ecrimisilin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın ... Köyü Tüzel Kişiliği yönünden reddine, DSİ Genel Müdürlüğü yönünden kabulü ile 6332,08 TL tazminatın tahsiline karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi davacı vekili ile davalı ... vekilince, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise davalı ... vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 22.12.2015 gününde temyiz edenlerden davalı ... vekili ... ... ile davacı vekili Av.... geldiler. Diğer davalı adına gelen olmadı. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Kamulaştırmasız el atma davalarında da uygulanan 4650 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 11. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca bilirkişi kurulu, arazi niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ve ilgililerin de beyanını dikkate alarak gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit etmelidir.
Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarında ise, özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmede münavebeye alınacak ürünler için aynı Yasanın 15. maddesinin son fıkrası hükmü uyarınca, kamulaştırma belgelerinin mahkemeye verildiği gün itibarıyla dekar başına elde edilecek verimine, üretim giderine ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğü verilerinin esas alınması aranmaktadır.
./..
2015/10766-18900 -2-
Bu itibarla; münavebeye alınan ürünlerin değerlendirme tarihi olan 2012 yılı itibarıyla dekara asgari ve azami üretim miktarını, verimini, kg başına toptan satış fiyatı ve ayrıntılı üretim giderlerini gösteren veri listesinin gıda, tarım ve hayvancılık ilçe müdürlüğünden getirtilip bu verilere uygun olarak değerlendirme yapılması gerekirken, bilirkişi raporunda 2011 yılı verileri uygulanarak değer belirlenmesi,
Kabule göre de;
2-Yargıtay uygulamalarına göre, dikkate alınması gereken özel bir neden veya yanlış bulunmadığı takdirde ciddi istatistiki bilgilere dayandığı bilinen gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğü ortalama verilerinin (dekar başına verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatı) değerlendirmeye esas alınması gerekir. Şu kadar ki, üretim giderlerinin içerisine tarla kirası, masrafların faiz karşılığı ve genel idari giderler dahil edilmemelidir.
Somut olayda ise, bilirkişi raporunda, resmi veri listesindeki üretim giderlerini oluşturan unsurlar arasında yer alan genel idari giderler, bilinmeyen giderler ve tarım kredi faizi düşülmeden hesaplama yapılmıştır. Böylece, üretim giderlerini yüksek almak suretiyle taşınmazın net gelirini düşük bulan bilirkişi kurulu raporunun hükme esas alınması,
3-Tarafların temyizi üzerine kararı bozulan mahkemece bozma ilamına uyulduğuna göre, salt bozmada değinilen hususların eksiksiz yerine getirilmesi gerekir. Dairenin 04.03.2014 gün 2013/16443 E.-2014/3854 K. sayılı bozma ilamında, dava konusu taşınmazda DSİ kanalet hattının bulunduğu, kanalet geçirilmesi ile davalı ... lehine irtifak hakkı kurulmuş sayılacağından, idarenin taşınmaza müdahalesinin önlenmesi istenmeyip, sadece mecra hakkı karşılığı bedelin tazminat olarak talep edilebileceği belirtildiği halde mahkemece yerinde yaptırılan inceleme sonucu alınan bilirkişi kurulu rapor ve ek raporunda kanaletin geçtiği 178,79 m²"lik kısmın dışında kalan, yerinde yol olarak kullanılan ve davalılarca el atıldığı kanıtlanamadığından bozma öncesi verilen kısmi ret kararı kesinleşen 2491,42 m²"lik alanın da irtifak değeri olarak bir bedel belirlenip mahkemece bu rapora itibarla bozma kapsamı dışına çıkılarak hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
4-Ayrıca 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 13.11.2014 tarih ve 2013/95 Esas, 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra elatılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız elatma nedeniyle açılan davalarda, her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinden bu hususun da bozma nedeni yapılması gerekmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı ve davacı yararına takdir edilen 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa, davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.