11. Hukuk Dairesi 2016/416 E. , 2017/3406 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 01/10/2014 tarih ve 2014/40-2014/481 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, "..." markasının müvekkiline ait olduğunu, müvekkilinin bu marka ile 1979 yılından beri fotoğrafçılık alanında faaliyet gösterdiğini, 1998"den beri ticaret unvanını "..." olarak kullandığını, davalının herhangi bir yasal hakka sahip olmaksızın işyeri adresi ve tabelalarında, işyerinde kullanılan poşet ve ambalajlar üzerinde "..." ibarelerini kullandığını, müvekkiline ait fotoğraf stüdyosu ile davalıya ait fotoğraf stüdyosunun aynı il sınırları içinde faaliyet gösterdiğini ileri sürerek, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturan davalının eylemlerinin durdurulmasını ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, "..." ibaresinin müvekkilinin işletme adı olduğunu, müvekkilinin 2005 yılından bu yana ... ili ... ilçesinde esnaf siciline kayıtlı olarak faaliyet gösterdiğini, marka ve işletme adının farklı iki kavram olduğunu, işletme adı ile markaya tecavüz edilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili tarafından kullanılan "..." ile davacı tarafından kullanılan "..." ibarelerinin benzer olmadığını, müşteri kitlelerinin farklı olduğunu, müvekkilinin "..." ismini kullanmasının adının ... olmasından kaynaklandığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 556 sayılı KHK"nın 9/e maddesinde internet sitesi alan adında marka kullanımı konusunun düzenlendiği, işareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bir bağlantısı olmaması koşuluyla, işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde, alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük veya benzeri biçimlerde kullanılmasının marka hakkı sahibince yasaklanabilir olduğunun düzenlendiği, ancak davalının internet alan adı olarak kullandığı ibarenin 2005 yılından beri kullana geldiği ticaret ünvanı ve işletme adı olduğu, davacının ise 22.12.2008 tarihinde marka üzerinde tescille hak elde ettiği,davalının kendi adını ve eskiden beri kullandığı işletme adını kullanımının haklı ve meşru hal ve marka hakkı kapsamı dışında kalan istisnai hallerden sayılması gerektiği,dolayısıyla davalı tarafından oluşturulan "www.... .biz" isimli internet sitesindeki alan adı olan "..." ibareli kullanımının meşru olduğu, marka hakkına tecavüz edildiği hususunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 05/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.