12. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/30108 Karar No: 2011/11538
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/30108 Esas 2011/11538 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2010/30108 E. , 2011/11538 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 11. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 01/03/2010 NUMARASI : 2010/457-2010/322
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla takibe karşı, borçlu vekilinin, alacaklının ihtiyati haciz ile takibe başladığı, borçluya ödeme emrinin tebliğ edilememesi nedeniyle takibin kesinleşmediği halde, takip tarihinden itibaren faiz de hesaplanarak bu miktar üzerinden borçlunun alacaklı olduğu takip dosyasına haciz müzekkeresi gönderildiğinden bahisle, ihtiyati haciz tutarı olarak müzekkerenin düzeltilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK.nun 78/1.maddesine gereğince, ödeme emrindeki müddet geçtikten ve borçlu itiraz etmiş ise itirazı kaldırıldıktan sonra mal beyanını beklemeksizin alacaklı haciz konmasını isteyebilir. Somut olayda, alacaklının, İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin 31/03/2000 tarih ve 2000/829 D.İş sayılı kararı ile 4.685,96 TL üzerinden verilen ihtiyati haciz kararının infazını, 07/04/2000 tarihinde talep ettiği, daha sonra 13/04/2000 tarihinde esas takibe geçildiği, ancak, şikayetçi borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmediği, 11/02/2010 tarihinde, borçlunun, İstanbul 13.İcra Müdürlüğünün 2010/357 E.sayılı takip dosyasındaki alacağının haczine karar verildiği ve 117.371,25 TL üzerinden, anılan icra müdürlüğüne haciz müzekkeresi yazıldığı görülmektedir. Yukarıda belirtilen madde gereğince, borçluya ödeme emri tebliğ edilip ödeme emrindeki süre geçmeden, diğer bir anlatımla takip kesinleşmeden alacaklının haciz talep etmesi imkanı bulunmadığına göre, alacaklı bu aşamada ihtiyati haciz kararı gereğince haciz uygulanmasını talep edebilecektir. O halde, mahkemece, ihtiyati haciz kararında belirlenen borç miktarını aşar şekilde haciz yapılması halinde, borçlunun bu hususu şikayet konusu yapabileceği tabii olup, şikayetin kabulü ile ihtiyati haciz miktarını aşan kısmın iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 02.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.