12. Ceza Dairesi 2018/7727 E. , 2019/11946 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : CMK"nın 231/11. maddesi gereğince TCK"nın 89/4, 22/3, 62. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,
Taksirle yaralama suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK’nın 89/4, 22/3, 62. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/01/2011 tarihli, 2010/240 esas, 2011/35 karar sayılı kararının 27/01/2011 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 05/08/2015 tarihinde TCK’nın 179/3 maddesinin atfıyla 179/2. maddesinde tanımlanan trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği ve Düzce 1. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 25/01/2016 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Sakarya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/01/2011 tarihli, 2010/240 esas, 2011/35 karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya içeriğine göre olay günü sanığın idaresindeki otomobille, gece vakti, aydınlatması bulunan, tek yönlü yolda seyri sırasında kontrollü kavşağa geldiğinde duramayarak kırmızı ışıkta duraklamakta olan önündeki araca arkadan çarptığı ancak buna rağmen duramayarak ilk sırada bulunan otomobile çarptığı, çarpmanın etkisiyle öndeki aracın da arkadan diğer araca çarparak meydana gelen, sanığın asli kusurlu olarak zincirleme kazanın oluşumuna ve iki kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği olayda; sanığın yapılan ölçümde 1.93 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, sanık hakkında taksirle yaralama suçundan dava açıldığı, dairemizin yerleşik uygulamasına göre; tehlikeli eylemin zarara yol açması halinde Kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu ölçütünün esas alınması suretiyle, taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde, sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, ancak kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi ya da şikayetten vazgeçme nedeni ile taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise, alkollü olarak araç kullanan sanığın TCK"nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasının gerektiği, bu suretle müsnet olayda mağdurların sanık hakkındaki şikayetlerinden vazgeçmesiyle taksirle yaralama suçunun soruşturma ve kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi karşısında, TCK"nın 179/3-2. maddeleri gereğince trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden sanık hakkında açılan davadan mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.