Esas No: 2021/7739
Karar No: 2022/3298
Karar Tarihi: 10.03.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/7739 Esas 2022/3298 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/7739 E. , 2022/3298 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Her ne kadar sanık mağdurdan zorla senet almadığını beyan etmiş ise de, tanık ...’ın kolluk ve savcılıktaki beyanlarından sanığın mağdurdan zorla miktarı belirlenemeyen senet aldığının sabit olduğu, mağdur aşamalarda sanıktan hiçbir şekilde para almadığını beyan etse de, sanık ...'ın, mağdur ...'ın kuaför dükkanına alınan mobilyaların borcuna kefil olduğu ve alacaklı...'a 12.500 TL civarında ödeme yaptığının dosya içerinde bulunan banka dekontlarından anlaşıldığı, ayrıca mağdurun açmış olduğu kuaför dükkanının bir yıllık kira bedeli olan 43.800 TL’nin de sanık tarafından ödendiğinin mal sahibinin beyanıyla doğrulandığı, mağdura imzalattığı boş senede yazdığı miktar ile var olan alacak miktarı arasındaki farkın fahiş olduğuna ilişkin delil bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın mağdurdan alacağını tahsil amacıyla hareket ettiği olayda, sanık hakkında hukuki alacağı tahsil amacıyla TCK’nın 150/1. maddesi yollamasıyla, TCK'nın 106/2-a maddesindeki tehdit suçundan mahkumiyet kararları verilmesi gerekirken, yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 10.03.2022 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ:
Sanık hakkında TCK 149/1-a maddesi gereğince cezalandırılmak üzere dava açıldığı, açılan dava sonucu ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/500 Esas, 2014/355 sayılı kararıyla sanık hakkında alacağın tahsili amacıyla yağma suçundan TCK'nın 150/1. maddesi yollamasıyla TCK'nın 106/2-a maddesi gereğince 2 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve
TCK'nın 51. maddesi gereğince cezanın ertelenmesine karar verildiği ve bu kararın sanık vekili ve müdahil vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 14/02/2019 tarihli 2016/3400 Esas, 2019/1861 sayılı kararı ile olayımızda TCK'nın 150/1. maddesinin kapsamında değerlendirilemeyeceği, bir bütün halinde yağma suçunu oluşturduğundan bahisle kararın bozulduğu, bozma doğrultusunda ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/248 Esas, 2020/345 sayılı kararı ile sanığın TCK'nın 149/1-a, 68/3 ve 62. maddesi gereğince neticeten 5 yıl 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmakla, her ne kadar çoğunluk tarafından sanık hakkında TCK'nın 150/1. maddesi delaletiyle 106/2-a maddesi gereğince cezalandırılması sebebiyle kararın bozulmasına karar verilmiş ise de 14/02/2019 tarihinde Dairemizce verilen kararın oy birliğiyle verildiği ve bu kararda üye olarak tarafımın da imzası bulunduğu buna göre sanığın silah doğrultarak boş senetleri mağdura zorla imzalattığı bir süre sonra senetlerden bir tanesinin alacaklı kısmını ..., miktar kısmını da 35.000 TL olarak doldurup senedi icraya koyduğu ancak müştekinin evli olması ve sanıkla bir müddet beraber yaşamaları ve bunun çocuklar tarafından bilinmemesi sebebiyle aradan zaman geçtikten sonra şikayetçi olduğu ve bilahare söz konusu senetlerin icraya konularak tahsil edilmesi üzerine ve bu arada da sanığın tehditlerine devam ettiği anlaşılmakla, sanığın yağma suçundan cezalandırılması kanaatinde olduğumdan Sayın çoğunluğun bu yöndeki görüşüne katılmıyorum.